Abstract

İslâm toplumunun adil yapısını gözler önüne seren en önemli faktörlerden birisi olan “fıkıh”, aynı zamanda “İslam hukuku” diye de ifade edilmektedir. Normal şartlarda fıkıh ve hukuk kavramları arasında çok yakın bir ilişki bulunmakla birlikte hukuk, fıkıhtan daha dar bir anlama sahiptir. Bunun en temelinde ise hukukun ahlak ve ibadetlerle ilgili konularla bir bağlantısının bulunmuyor olması yatmaktadır. Fakat İslam hukuku kavramı ibadetlerle ilgili konularla yakından ilgilidir. Çağın gereklilikleri neticesinde İslâm hukuku aile hukuku, şahıs hukuku, eşya hukuku, borçlar hukuku, ceza hukuku ve anayasa hukuku şeklinde birçok farklı dala ayrılmıştır. 20. Yüzyılın ortalarına kadar bazı devletlerde İslam hukuku bir bütün şeklinde yürürlükte kalmaya devam etmiştir. Fakat daha sonraları birçok ülke bundan vazgeçmiş, sadece kısmî anlamda İslâm hukukunun yürürlükte kalmasına müsaade etmişlerdir. Yürürlükte kalan İslâm hukuku alanlarının başında da “aile hukuku” ve “miras hukuku” konuları gelmektedir. Bizim bu çalışmamız, Birleşik Krallık ülkelerinde uzun yıllardan beri varlığını devam ettiren İslâmî yargı kurumları hakkında detaylı bilgi sunmayı amaçlamaktadır. Günümüzde Birleşik Krallık sınırları içerisinde Müslümanların hukukî problemlerini çözüme kavuşturmak için başvurabileceği temelde iki farklı kurum bulunmaktadır. Bu kurumlar “Şeriat Konseyleri” ve “İslâm Tahkim Mahkemeleri” dir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call