Abstract

Pragmatizmin önde gelen isimlerinden biri olan John Dewey, Ortak Bir İman adlı eserinde din hakkındaki görüşlerini detaylıca ifade etmiştir. Temel olarak natüralistik bir bakış açısından hareketle dini ele alan Dewey, konu hakkındaki görüşlerini din ve dinsel arasında öngördüğü ayrıma dayandırmaktadır. Burada din, bir dinin belirli inanç veya pratikler kümesini ya da bu inanç ve pratikler etrafında şekillenmiş olan kurumsal yapıyı dile getirmektedir. Buna karşın, dinsel, yaşamdaki bütün insani ideal amaçlara yönelik benimsenebilecek bir tutumu ifade etmektedir. Onun ileri sürdüğü görüşün özü, dinî olanı daha ziyade doğaüstüyle özdeş gören tarihsel din, kurum veya öğretilerin reddedilmesi, bu sayede tecrübedeki dinsel öğelerin, tarihsel dinlerin getirdiği inanç, dogma vb. öğelerin yükünden özgürlüğe kavuşturulmasıdır. Dolayısıyla, o, doğaüstüne başvurulmadan dinî tecrübenin doğal dünyanın olumsal koşulları içerisinde yorumlanması gerektiğini savunmaktadır. Bu çalışmada, Dewey’in din konusundaki iddiaları eleştirel bir bakışla analiz edilecektir. Bunun için öncelikle onun din konusundaki görüşleri betimsel olarak detaylı bir şekilde ortaya konulacak ve daha sonra bunların değeri tartışılacaktır. İlk olarak, din ve Tanrı konusundaki görüşleri geleneksel teist ve realist anlayışlarla karşılaştırıldığında Dewey’in bir teist veya realist olarak değerlendirilemeyeceği ifade edilecektir. İkinci olarak, görüşleri her ne kadar geleneksel realist veya teist anlayışlar bağlamında yorumlanmaya müsait olmasa da, onun tam anlamıyla anti-realist veya ateist bir bakış açısına sahip olmadığı daha ziyade orta yolcu bir noktada durduğu iddia edilecektir

Highlights

  • E value of religious experience will be understood more appropriately since it will liberate from encumbrances such beliefs, doctrines and dogmas which come from historical religions

  • His view is the rejection of historical religions, institutions or teachings that identify the religious with supernatural, and is to liberate the religious elements of experience from encumbrances such beliefs, dogmas which come from historical religions

  • While religion refers to beliefs, practices and institutions, religious designates an attitude that can be adopted towards whole existence, objects and ideal ends

Read more

Summary

Introduction

E value of religious experience will be understood more appropriately since it will liberate from encumbrances such beliefs, doctrines and dogmas which come from historical religions. Belirli bir içeriğe sahip olan inanç ve pratiklerden ziyade, yaşamdaki bütün insani amaç ve ideallere yönelik benimsenebilecek bir tutumu ifade eden bir sıfat olarak kullanılmaktadır.

Results
Conclusion
Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call