Abstract

Foucault ve Agamben biyopolitika kavramina farkli acilardan yaklasirlar. Foucault’cu teoride biyopolitika, “irk-temelli” bir dusunceye benzerlik uzerinden kurulur; ve bu, yasam ile olumun birbirine eklemlendigi pozitif bir baglama isaret eder. Foucault’cu biyopolitika, iktidar iliskilerinin uretici baglamini merkeze alan bir baglama odaklanir. Bu baglamda iktidar, yasami denetlemek suretiyle ozgurluk alanlari acan bir tertibat olarak degerlendirilir. Foucault, bunu orneklemek icin yasami uretkenlestiren biyopolitik mantik dusuncesini ortaya atar. Bedeni guc, saglik, istek, vb. baglamlarda uretken kilmaya yonelik biyopolitik tertibatlar, guvenlik mefhumunu yayginlastirmayi konu edinirler. Agamben ise, yasamin olume terk edildigi bir biyopolitik mekân (kamp) tasvir ederek kavrama negatif bir anlam yukler. Buna gore biyopolitik iktidar, yasamin icerigine olumsal bir olum momentinin eklenmesidir. Baska bir ifadeyle, biyopolitika, yasatmayi ve oldurmeyi es zamanli orgutleyen ve birbiriyle iliskilendiren istisnai bir iktidar gucunu temsil eder. Agamben icin biyopolitika, yasam ve olumun ic ice gectigi istisnai mekanlarda temsil edilir. Foucault icin mekan, bedeni uretken kilmaya donuk guvenliklestirici tertibatlar icermekte iken, Agamben, mekani butunuyle yasam ve olumun olumsal olarak birbirine dolayimlandigi bir esik olarak gorur. Bu makalede amacim, Foucault ve Agamben’in biyopolitika kavramina dair farkliliklarini savasim kavrayisi uzerinden tartismaktir. Cunku savas mefhumu, biyopolitikanin yasama dair Agamben’de negatif ve Foucault’da ise pozitif yuklemlerini iceren bir baglama sahiptir. Foucault ve Agamben arasindaki kavramsal farklilik, ikilinin biyopolitika kavramina eklemledikleri savas mefhumunda izlenebilir. Foucault, biyopolitik iktidara ickin savasim olgusunda yasami uretkenlestiren faktorleri sekteye ugratan unsurlarin ayiklanmasini gorur. Buna gore toplumsal-politik yasam, uretken olmasini engelleyen unsurlara karsi surekli savas ve gozetim halinde olmalidir. Ornegin disipliner mekanlar, toplumsal yasamin uretken-uretken olmayan unsurlari arasindaki ayrimin temsil edildigi yerlerdir. Fakat Agamben, biyopolitik iktidarin isledigi savasim olgusunda, savasin olumsal ve istisnai calismasina odaklanir. Buna gore savas, toplumsal yasamin otesinde bulunan bir “disarisi” ile yurutulen mucadele degildir. Savas, toplumun icerisine kaydirilabilecek bir olgudur. Bu sayede yasam, hem total denetime alinabilmekte hem de iktidarin olaganustu isleyisine belli bir olaganlik saglanabilmektedir. Savasim ve biyopolitika, disiplin ile uretkenlestirmenin ve yasam ile olumun ic ice gecerek birbiriyle iliskilendigi bir momente tekabul etmesi bakimindan modern ve gecdonem iktidar iliskilerini kavrayabilmenin ozgul bir momentini olusturur.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call