Calismanin Temeli : E gitim, toplumlarin sorunlarina cozum ureten, karanliklari aydinlatan, bireylerin yeteneklerini gelistiren ve insanlari ferahlatan bir sistem olarak dusunulur. Fakat Turkiye’de var olan egitim sisteminin durumu biraz farklidir. Cunku problem cozme etkinligi olarak gorulen egitim sisteminin kendisi bir probleme donusmustur. Turk egitim sistemi, en ciddi sosyal problemlerimizden birisi haline gelmistir. Bu problem, ozunde Turkiye’nin hangi medeniyete mensup oldugu (Bati medeniyetine mi yoksa Dogu medeniyetine mi) tartismalarindan kaynaklanmaktadir. Turk egitim sisteminde “eski-yeni cekismesi”, “Turk toplumu Dogulu bir toplumdur” diyenler (Bati karsitlari) ile “Turk toplumu Batili bir toplumdur” gorusunu savunan kesimler (Baticilar) arasindaki mucadeleden ibarettir. Soz konusu mucadele, 19. yuzyildan gunumuze devam eden Turkiye’nin Batililasmasi sureciyle dogrudan baglantilidir. Turk egitim sistemi, “eski-yeni cekismesi”nden muzdarip bir sistemdir. Makalede, her iki tarafin benzer sonuclar ureten egitim anlayislarina sahip oldugu temasi esas alinmis, Turk egitim sistemi eski-yeni catismasinin disinda degerlendirilmistir. Gunumuzde Turk toplumu, “eski egitim” yanlilari ve “yeni egitim” taraftarlari olarak iki buyuk dusman kampa bolunmus durumdadir. Baska bir deyisle, toplumumuz egitimde “dinselligi” on plana cikaran “geleneksel egitim sistemi”nden (gecmise donuk ozlemden kaynaklanan egitimde dinin vitrine cikartilmasi, din merkezli bir egitimin referans alinmasi, dindar bir neslin yetistirilmesi vb.) yana olan muhafazakâr kesimler ile egitimde “cagdaslasma”yi savunan, “modern egitim sistemi”nden (dine mesafeli olan laik egitimden, akilci ve Batici egitimden) yana olan Batici kesimler arasindaki kavganin bir arenasi haline gelmistir. Turk egitim sistemi, tarihinin en buyuk “eski-yeni catismasi”na sahne olmaktadir. Fakat gunumuzde isler biraz terse donmustur. Turkiye’de son yillarda ilginc olan, muhafazakârlarin “yeni” diye one surduklerinin daha cok “eski”ye (ornegin, egitimde dinin, yani Islamiyet’in referans alinmasi, din egitimi veren okullarin surekli acilmasi ve cogalmasi gibi) gonderme yapmasidir. Bu muhafazakâr “yeni”ler! karsisinda Batici laik kanata dair sanki “eski”yi savunuyormus gibi bir algi yaratilmistir. Kisaca, bu calismanin temeli, nufusumuzun en onemli kismini olusturan cocuklarin ve genclerin (bugunumuz ve gelecegimiz olan bireylerin) egitim hayatlarini dogrudan ilgilendiren “eski-yeni cekismesi”ne farkli bir gozle bakmaya, Turk egitim sistemini soz konusu kisir donguden kurtarmaya ve onu yeniden yapilandirmaya dayandirilmistir. Iste, bu baglamda, bu makalede, Turk egitim sisteminin ana meseleleri uzerine odaklanilmis, ideal bir Turk egitim sistemi nasil olmalidir? sorusuna cevap aranmistir. Calismanin Amaci: Makalenin amaci, Turk egitim sistemindeki “eski-yeni cekismesi”nin kuru bir gurultuden ibaret oldugunu ortaya koymak, bu cercevede gerek Bati karsiti muhafazakârlarin gerekse de Baticilarin savunduklari egitim anlayislarinin ogrenciyi yeteneksizlestirdigini, ogretmeni merkeze aldigini, ogrencileri gereksiz ve hayattan kopuk bilgilerle kusattigini, ezberciligi onemsedigini, disiplini ve korkuyu savundugunu, ogrenciyi stresli, kaygili, huzursuz, mutsuz ve yeteneksiz yaptigini gostermek, soz konusu cekismede herhangi bir tarafta yer almadan yeni bir egitim sistemi icin bazi oneriler getirmektir. Kanit Kaynaklari: Bu makalede, Turk egitim sisteminin “eski-yeni cekismesi” nedeniyle saglikli bir sekilde isleyemedigi, hedeflerinin surekli degistigi, cogu kez hedefsiz kaldigi, bir “yap boz tahtasi”na donusturuldugu, tutarli olmadigi, Bati karsiti muhafazakârlarin ya da Baticilarin iktidarlari donemlerinde surekli olarak darmadagin edildigi gerceginden hareket edilmistir. Turk egitim sisteminin mutlu, neseli, hayata bagli, ozgur, yetenekli, hunerli, bilgili, durust ve erdemli insan yetistirmedigi gercegi, arastirmanin kalkis noktasi olarak gorulmustur. Ana Tartisma ve Sonuclar: Eski-yeni kavgasinin bicimlendirdigi Turk egitim sisteminin manzarasi icler acisidir. Bu urkutucu halin fotografi insanlarimizin tamamini ilgilendirmektedir. Bu devasa fotograf karesinde her insanimiz kendisine bir yer bulmaktadir. Bu sikintili karede kimi insanimiz on planda/merkezde, kimisi kenarda/kiyida, kimisi ise arka fonda bize bakmaktadir. O buyuk resimde yer alanlar, okula giden ogrenciler, onlari egiten ogretmenler ve okuyanlarin ve okutanlarin aileleridir. Dolayisiyla o cerceve icindeki herhangi bir sorun, sadece egitimcilerin degil, aslinda herkesin sorunudur. Bu makalede, Turk egitim sisteminin hatali yonleri ve kusurlu yapilari uzerine odaklanilmis, egitim alaninda kaliplasmis ve kohnelesmis olan “eski-yeni cekismesi” olumsuzlanmis, ogrencileri daha mutlu edebilecek ve yeteneklerini kesfedip gelistirebilecek iyi/ideal bir egitim sistemi nasil olmalidir? sorusuna cevap aranmistir. Bu makalede, “eski-yeni cekismesi”nden kaynakli olarak cesitli acmazlarla dolu Turk egitim sisteminin sorunlu bir sistem olmaktan cikartilmasi icin su oneriler gelistirilmistir: Ilk olarak, Turk egitim sistemi, “eski-yeni catismasi’nin (muhafazakârlarin “dini egitim”, Baticilarin “laik egitim” kisir kavgasinin) bir alani olmaktan cikartilmalidir. Bu cercevede, egitim sistemi, gereksiz bilgilerle ogrencinin zihnini ve bedenini mahveden, ogretmeni ve mufredati merkeze alan, ogrenciyi dislayan ve onu sadece ezbercilige yonelten anlayistan vazgecmelidir. Ikinci olarak, Turkiye’deki egitim sistemi ozgurlesmelidir, yani okul, ogrenciyi cezalandiran ve disiplin altina alan bir aygit olmamali, ogrenme etkinligi sadece okulla sinirlandirilmamali ve okula gitmede ogrenciye buyuk esneklik taninmalidir. Egitim kurumlari demokratiklestirilmelidir. Ucuncu olarak, okul, kuralci, nizamci, otoriter, baskici ve resmi bir kurum olmaktan ziyade, sevgiye dayali, neseli ve ogrencinin yeteneklerini gelistiren sen bir kuruma donusturulmelidir. Neseye, sevgiye dayanan sen egitim esas alinmalidir. Son olarak, hayatin cok karmasik ve cok katmanli olusu gerceginden hareketle ogrenciler, tek bir meslege gore degil, birden fazla meslegi yapabilecek bir sekilde cok yonlu olarak yetistirilmelidirler.
Read full abstract