Abstract

Çeviri uğraşı yazılı olarak kendi içerisinde değerlendirildiğinde halihazırda yeni bir alan olarak karşımıza çıkmaktayken, çeviribilimin önemli bir alt dalı olan sözlü çeviri ise yazılı çeviriye kıyasla daha da yeni ve güncel bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Nispeten yeni bir alan olmasından dolayı, sözlü çeviri alanında üretilen gerek teorik gerek pratik çalışmalar alanın kilometre taşları olarak oldukça değerli çalışmalar olmalarına rağmen, sözlü çeviri alanı halen kavramsallaştırılmayı ve pratik düzlemde açıklanmayı bekleyen sayısız sorunsallar ile doludur. Sözlü çeviri alanı bu kapsamda kendi gizemini korumaktayken, diplomasi alanında ifa edilen diplomasi çevirisi ise, gerek yazılı gerekse de sözlü olarak çeviribilimin halihazırda açıklanmayı bekleyen çok katmanlı karmaşık yapısına yeni bir katman eklemektedir. İçerdiği bilişsel ve duyuşsal süreçlerin karmaşıklığından ötürü çeviribilimin oldukça ilgi çekici bir alanı olan sözlü çevirinin, bir o kadar da gizemli olan diplomasi süreçleriyle beraber kullanılması daha öncesinde bu iki alanda yeteri kadar çalışma gerçekleştirilmemesinden ötürü, güncel çalışmalara olanak tanımaktadır. Söz konusu güncel çalışmalara en iyi örneklerden biri olarak, Nihal Yetkin Karakoç tarafından ilk olarak 2015 yılında kaleme alınan ve ilk baskısı 2016, ikinci baskısı ise 2022 yılında yayımlanan Çeviri ve Diploması kitabı gösterilebilir. Üst düzey diplomatik ve askeri görüşmeler/müzakerelerde uzun yıllar çalışma fırsatı bulan Nihal Yetkin Karakoç bu süreçte edindiği uygulamalı deneyimlerini, gerçekleştirmiş olduğu uzun yıllara dayanan literatür araştırmasıyla beraber kavramsal boyutta irdelemekte, diplomasi ve sözlü çeviriyi beraberinde ele almaktadır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call