Abstract

I. Dünya Savaşı sonrasında, uluslararası ilişki ve dengelerin yeniden düzenlendiği bir ortamda, Anadolu’da, bir imparatorluktan ulus-devlete geçişin, yeni bir düzenin kuruluşunun mücadelesi verilmekteydi. Ulusun statüsü henüz Cumhuriyet olarak ilan edilmemekle birlikte; egemenliğin kaynağının değiştiği, “halk” olduğu bilinmekteydi. 29 Ekim 1923’te yeni düzenin adı da resmen konuldu: Cumhuriyet. Savaşlardan yorgun düşmüş, insanlarını kaybetmiş genç devletin, ilk politikalarından biri de sağlık hakkının kullanılmasını olanaklı kılan düzenlenmelerin yapılmasıdır. Sağlık hizmetleri ve kamusal iletişim söz konusu olduğunda iki temel amaç, sağlık hizmetlerinin kamusal biçimde sağlanması ve sağlık bilincinin geliştirilmesidir. Çalışmada, Türkiye’de, sağlık alanında politikaların oluşturulması ve kurumsallaştırılmasında ilk ve kalıcı adımların atıldığı 1920-1950 yılları arasındaki gelişmelerin incelenmesi amaçlanmaktadır. Betimsel bir çalışma olan makalede, konuyla ilgili ulusal ve uluslararası mevzuatın yanı sıra incelenen dönemin ekonomik, siyasal, toplumsal yapısı üzerine yapılan araştırmalardan, temel politika belgelerinden, birincil kaynaklardan ve dönemin tanıklıklarından yararlanılmıştır. Sağlık Bakanlığı’nın, sağlık hizmetlerinin koruyucu, iyileştirici ve rehabilite edici nitelikleriyle bir arada sunulması gerekliliğinden hareketle, her alanda sağlık hizmetlerine yatırım yaptığı ve politika geliştirdiği görülmektedir.

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call

Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.