Abstract

Bu çalışmada, Eski Türkçeden itibaren Türkçenin söz varlığında görülen, bazı fonetik değişikliklerle çağdaş Türk dil ve lehçelerinde de varlığını sürdüren müzik aleti sıpızgu üzerinde durulmaktadır. Nefesli bir müzik aleti olan sıpızgu, Türkçenin tarihî lehçelerinde “ney, trompet, flüt, kaval vb.” anlamlarının yanı sıra “davul” anlamı ile de kullanılmıştır. Sözcük, çağdaş Türk dillerinde de benzer anlamlarla ve sıbıskı, sıbıshı, sımıshı, hıbızğı, sıbızık (göçüşmeli biçim), zıbızğı, sibizğa, sivizğa gibi biçimlerle varlığını sürdürmektedir. Ayrıca, çalışmada sözcükle ilgili bazı Türkologlar tarafından daha önce değinilen r ~ z nöbetleşmesine de yer verilmektedir. Sözcük için, GT *sıpır- “ıslık sesi çıkarmak, üflemek, öttürmek” ~ sıpız “ıslık sesi çıkarılan, öttürülen nesne: düdük, kaval, flüt vb.” şeklinde r ~ z sözcük çiftleri önerilmektedir. Bu sözcük çiftlerinin önerilmesinin nedeni ise Yakutça, Kırgızca, Azerice ve Çuvaşçada tespit edilen şu biçimlerdir: Yak. sııbırğaa- “ıslık sesi çıkarmak”, Kır. sıbızgı- “(tiz, keskin bir ses) ortalığa yayılmak”, Çuv. şăpăr “gayda”, Az. sıbız “budanmış (ağaç)”. Sıbız “budanmış ağaç” ise sıpız+gu bu ağaçtan yapılmış enstrüman olabileceği gibi kuramsal olarak sözcük, *sıpır- (~ *sıpız-) fiilinden araç-gereç adları yapan -gu eki ile de türemiş olabilir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call