Abstract

Özellikle 21. yüzyılda yaşanan ve hızlı dönüşümlerle karakterize olan küreselleşme, yeni dünya düzenini ve onun temel dayanaklarını açıklamak için kullanılmaktadır. Belli bir alanla sınırlı olmayan bu kavram, gücünü dünya üzerindeki etkisinden almaktadır. Küreselleşme büyük etkisini ise ulusal yapılar üzerinde göstermiştir. Ulusal yapıların siyasi formu olan ulus-devlet, sarmal bir şekilde hem küreselleşme olgusuna zemin hazırlamış hem de onun bir sonucu olarak evrilmiştir. Bu çalışmanın odağında olan küreselleşme ve ulus-devlet arasındaki ilişki tarihsel düzlemde değerlendirildiğinde, bu iki olgu arasındaki etkileşimin liberal ideolojinin ortaya çıktığı 16. ve 17. yüzyıllara kadar gittiği görülmektedir. Günümüzde ise bu ilişki çeşitli mekanizmalar aracılığıyla birbirini destekleyen ve geliştiren yapılar olarak devam etmektedir. Bu iki yapının devamlılığı devletin yönetim sistemini oluşturan kamu yönetimi yapıları ile sağlanmaktadır. Kamu yönetimi bu süreçte küreselleşme ve ulus-devleti birbirine eklemleyen ve uyumlaştıran bir sistem olarak işlev görmektedir. Bu çalışmada söz konusu kapsamda küreselleşme ve ulus-devlet ilişkisinin kamu yönetiminin değişimi üzerindeki etkisi incelenmeye çalışılmıştır. Önce liberalizm ile ilgili temel bilgiler verilmiş; bu ideolojinin bireyci ve özgürlükçü devlet, sınırlı minimal devlet, sosyal refah devleti ve küçük ama güçlü devlet tezleri değerlendirilmiştir. Ardından muhafazakârlık-neomuhafazakârlık, yeni-sağ ve bu gelişmelerin Türk kamu yönetimine etkisi incelenmiştir. Bu kapsamda yönetimde devletin etkinleştirilmesi çabaları, yönetimde sivil toplumun etkinliğinin artması, yönetimde demokratikleşme ve yerelleşme eğilimleri Türk kamu yönetiminde değişim kapsamında tartışılmıştır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call