Abstract

Kadının kentsel mekândaki hareket özgürlüğü, görünürlüğü ve mekân ile olan ilişkisi gibi daha çok fizikselliğe odaklanan konular, ‘Kadın Dostu Kent’ programları gibi bu ilişkiyi güçlendirmeye yönelik birtakım oluşumlar olmasına rağmen, genellikle göz ardı edilmekte veya yetersiz kalmaktadır. Bu noktada kadının kente ilişkin mekân pratiklerindeki yerini, mekânla olan olumlu-olumsuz ilişkisini hem kadın hem erkek bakış açısıyla anlamak ve farkındalık oluşturmak amacından hareket alan bu çalışmanın çıkış noktası ve test ettiği temel hipotez ‘kadının kamusal mekândaki görünürlüğünün erkeklere göre daha az olması’dır. Bu hipotezi etkileyebilecek toplumsal ve kültürel kabuller, kadının yüklendiği sorumluluklar ve kentsel mekân pratiklerinin kadınların kullanımına olanak sağlamada eksik kalması gibi nedenler de çalışmanın varsayımlarını oluşturmuştur. Bu hipotez ve bağlı varsayımların test edilmesi/doğrulanması amacı ile Ankara’nın Keçiören ilçesinde basit rastgele örneklem tekniği kullanılarak kadın ve erkek katılımcılar ile toplam 354 anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonucunda Keçiören örnek alanı özelinde belirlenen hipotez doğrulanmıştır. Ancak vurgulanması gereken nokta, kadının kentsel mekândaki görünürlüğünün erkeklere göre daha az olmasının temel nedeni ‘güvenlik’ dışında kentsel mekân pratikleri ile ilgili olmayıp, bunun nedeninin daha çok konunun sosyolojik boyutları ile ilgili olduğudur. Bir başka ifadeyle toplumsal yaşam içindeki kadının ‘ev’le özdeşleştirilmesiyle evde yer alması gerektiği görüşü ve ev ile ilgili sorumlulukları nedeniyle kentsel yaşama katılacak zamanı bulamaması gibi nedenler kadının kentsel mekânı erkeklere kıyasla daha az deneyimlemesine neden olmaktadır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call