Abstract

Şemalar kişilerin yaşamlarının ilk yıllarında edindikleri bilgi, tecrübe ve bir bakıma bilişsel kalıplar olarak ortaya çıkan ve kişilerin tüm yaşam deneyimleri boyunca sergileyecekleri tutum ve davranışları belirleyen unsurlardır. Bireyler henüz dünyayı yeni algılarken kendilerine bakım veren kişi/kişilerin onlara yönelttikleri sözler, davranışlar ya da herhangi bir tutum onların gelecekte ortaya çıkacak kişiliklerini şekillendirebilmektedir. Yaşam eğrisinin başlangıcında insanlar temel ihtiyaçlarından sonra güvenli bir şekilde bağlanma ihtiyacı hissetmeye ihtiyaç duymaktadır. Bağlanmaya ilişkin temel ihtiyaçları eksik kalmış ya da hiç oluşmamış kişilerin erişkinlik dönemlerinde doğru ve sağlıklı kişilerarası ilişkiler kurmaları güçleşebilmektedir. Erken dönem uyumsuz şemalar, bireylerin ileriki yaşamlarındaki iletişim becerileri de dahil olmak üzere birçok sosyal ve bilişsel süreci üzerinde etki oluşturabilmektedir. Bu çalışma kapsamında, erken dönem uyumsuz şemalar ile iletişim becerileri arasındaki ilişki incelenmiş ve cinsiyetlere göre farklılıklarına ilişkin analizler yapılmıştır. Bu amaçla Young şema ölçeği kısa formu kullanılarak katılımcıların erken dönem uyumsuz şemaları tanımlanmış, Ersanlı ve Balcı (1998)’nın oluşturduğu iletişim becerileri ölçeği kullanılarak zihinsel, duygusal ve davranışsal boyutlardaki iletişim becerileri belirlenmiştir. Sonuçta katılımcıların erken dönem uyumsuz şemalar ile iletişim becerileri arasında negatif yönlü bir ilişki olduğu, şemalar arttıkça iletişim becerilerinin azaldığı belirlenmiştir. Bu bağlamda kişilerin erken yaşam dönemlerinde edindikleri olumsuz deneyimlerin onların ileriki yaşam süreçlerinde gerçekleştirecekleri kişilerarası ilişkilerine zarar verebileceği ortaya çıkmıştır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call