Abstract

Methiye muhtevalı kasidelerini başta devrin padişahı Kanûnî olmak üzere farklı devlet adamları adına söyleyen Bâkî, kasidenin bu işleviyle birçok kişiyle irtibat kurmuş ve önemli bir kısmının da himayesini sağlamıştır. Bâkî’nin kaside nazım şekliyle kaleme aldığı şiirleri, hâl tercümesinin kimi yönlerinin anlaşılması noktasında biyografisinde önemli bir yer teşkil etmektedir. Biyografisine yer verilen belli başlı kaynaklarda ise nâmına kaside kaleme alındığına dair bilgiye rastlanmaz. Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi’nin Reşid Efendi koleksiyonu içerisinde 850 numarayla kayıtlı bir yazmada peş peşe kayıtlı bulunan kasidelerin her ikisi de ilmiye bürokrasisi içinde 1586-1598 yılları arasında birden fazla defa kazaskerlik makamına getirilen Bâkî’nin bu görevi sırasında kaleme alınmıştır. Başlık ve mahlas beyitlerinden Ehlî ve Vâlî mahlaslı şairlere ait olduğu öğrenilen kasidelerin klasik Türk edebiyatında bu mahlaslarla şiir söyleyen şairlerden hangisine ait olduğu kesin olarak belli değildir. Vâlî’nin kasidesinde “kâzî-yi ‘asker-i şeh-i kişver-güşâ-yı Rûm”, Ehlî’ninkinde ise “kâzî-yi ‘asker-i mansûr” biçimindeki ifadeler, iki kasidenin de Bâkî’nin kazaskerlik görevinde bulunduğu sırada kaleme alındığına işaret etmektedir. Kasidelerde memduhun yani Bâkî’nin âlim ve şair kimliğine dair tasvirler bir arada işlenirken yer yer biyografik ayrıntı ifade eden beyitlerin varlığı da göze çarpmaktadır ki söz konusu türden ayrıntıların kasidelere bir anlamda belge niteliği kazandırdığını söylemek yanlış olmaz. İlmiye teşkilatı içindeki kariyeri inişli çıkışlı olsa da Bâkî, uzun yıllar bu bürokrasinin en üst basamağı olan şeyhülislamlık makamını hedeflemiş, birkaç kez hedefine çok yaklaşmış ancak bu amacına ulaşamamıştır. Elbette Anadolu kazaskerliğinin yanında, XVI. yüzyılın belli bir döneminde şeyhülislamlık makamı öncesinde son basamak sayılan Rumeli kazaskerliği görevleri sırasında Bâkî’nin bürokratik gücünün de arttığını söylemek mümkündür. Çalışmada öncelikle klasik Türk edebiyatında Ehlî ve Vâlî mahlasıyla şiir söyleyen şairlerin biyografileri değerlendirilerek kasidelerin aidiyet ihtimalleri üzerinde durulmuş, söz konusu şairlerin Bâkî ile doğrudan ve dolaylı biçimde irtibatına dair bilgilere değinilmiş, kasidelere yansıyan kimi ayrıntılar değerlendirilmiş ve şiirlerin çeviriyazılı metinleri sunulmuştur. Bu çalışmayla, Türk edebiyatının önde gelen şairlerinden Bâkî’nin biyografisinin dikkat çekilmeyen bu yönüne ışık tutulması hedeflenmektedir.

Full Text
Paper version not known

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call