Abstract

Kadın hakları ve bu konudaki mücadeleler, tarih boyunca ve hemen her toplumda görülmektedir. Bir ülkenin gelişmiş ya da gelişmekte olması bu durumu değiştirmemektedir. İleri görüşlü lider kimliğiyle M. Kemal Atatürk, kadınlara haklar tanınması noktasında dönemin şartlarına göre oldukça cömert davranmış ve toplumun alışık olmadığı bir şekilde kadınlara erkeklerle eşit olmalarının yolunu açmıştır. Ancak bu yolun uzunluğu geleneksel bir yapıya sahip olan Türk toplumu açısından zor ve çetin bir yoldur. Kadın haklarının 1980-2000 arası kapsamında incelenen bu çalışmanın diğer ayaklarını 1923-1960; 1960-1980 ve 2000 yılından günümüze şeklindeki çalışmalar oluşturmaktadır. İlk iki çalışma kabul edilmiş olup yayın aşamasındadır. Bu çalışmaların temel amacı kadın haklarının tarihsel gelişim içerisinde değerlendirerek bu konudaki eksik ve aksaklıkları açığa çıkarmaktır. Araştırmada birinci el kaynaklar tercih edilmiş olup içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Meclis arşivi; Milli Kütüphane Arşivi; kanun ve yönetmelikler; süreli yayınlar ve bu konu üzerinde yapılan çalışmalar araştırmada kullanılmıştır. Yapılan araştırma çerçevesinde, halkı temsil eden Meclis’te dahi kadın hakları konusuna yeterince değinilmediği ve toplumun bu konuyla ilgili eğitilmeleri noktasında gerekli adımların atılmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Aynı durum gazete ve dergiler için de geçerli olup gerek partiler nezdinde gerek gazetelerin köşe yazılarında kadın haklarını savunan ve konuşanların kadınlar olduğu görülmektedir. Konun erkeklerin çoğunlukta olduğu Meclis’te dikkate alınmaması, günümüzde geleneksel toplumun kendinden beklediği normlarla hem iş kadını hem de ev kadını olan kadının sırtındaki yükün ağırlaşmasına neden olmuştur. Kadın, geleneksel toplumun kendisinden beklenenlere karşılık vermediği zaman toplumdan dışlanmış, dayak yemiş ve hatta cinayete kurban edilmiştir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call