Kişilerin kendini gerçekleştirdiği, değerlendirdiği ve gelişmeye başladığı üniversite dönemi son derece önem taşımaktadır. Bu süreçte özellikle son sınıfta yaşanan iş ve gelecek belirsizliği, beklentiler, olumsuz etkilenmeler kişilerde kaygıya neden olabilmektedir. Bu durum, bireylerin öğrenim sürecini de etkilemektedir. Bu çalışmanın amacı, Ankara araştırma üniversitelerinde öğrenim gören istatistik bölümü son sınıf öğrencilerinin kaygı ve umutsuzluk düzeylerinin kategorik regresyon analizi ile incelenerek model denemelerinin yapılması ve bu modeller ile öğrencilerin geleceğe bakışlarının belirlenmesidir. Araştırma 2020-2021 öğretim yılında Ankara ilindeki araştırma üniversitelerinin istatistik bölümü son sınıf öğrencilerini kapsamaktadır. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi, Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi baz alınarak başlangıçta her bir üniversitenin istatistik bölümü son sınıf öğrencilerinin eşit düzeyde kaygıya sahip oldukları varsayımı altında çekilecek örneklemin genişliği eşit payda belirlenmiş ve 93 örneklem elde edilmiştir. Araştırma grubuna, "Spielberger Durumluk-Sürekli Kaygı Ölçeği" ve "Beck Umutsuzluk Ölçeği" uygulanmıştır. Elde edilen veriler kategorik regresyon ve sıralı lojistik regresyon modellemeleri kullanılarak analiz edilmiştir. İstatistik bölümünde okuyan son sınıf öğrencilerinden Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ nde olanların geleceğe daha umutla bakabildikleri, Hacettepe Üniversitesi öğrencilerinde az da olsa umudun var olduğu, Ankara ve Gazi Üniversitesi’ ndeki öğrencilerin umutsuzluk ölçeği etkisinin neredeyse eşit olup; geleceğe daha umutsuz baktığı söylenebilir. İş önceliğinin etkisine bakıldığında, “Para Kazanmak” seçeneğini işaretleyenlerin daha umutlu, “Sosyal Güvenceye Sahip Olmak” seçeneğini işaretleyenlerin ise daha umutsuz olduğu görülmüştür. Stajın olup olmamasının etkisine bakıldığında, staj yapanların geleceğe daha umutlu, yapmayanların ise umutsuz baktığı söylenebilir. Aynı şekilde baba öğrenim durumu düzeyi ileri seviyede olduğunda, istatistik bölümü son sınıf öğrencilerinin geleceğe daha umutlu baktığı sonucuna ulaşılmıştır. Sonuç olarak, son sınıf öğrencilerine yönelik kaygı ve umutsuzluğun azaltılması, kendilerini daha iyi ve etkili geliştirebilmeleri açısından eğitim süreçlerinde psikolojik danışma, rehberlik hizmetleri ve bu yönde eğitim seminerlerinin arttırılarak sağlanması, kaygı ve umutsuzlukla baş edebilmeleri için destek olunması gerektiği düşünülmektedir.
Read full abstract