Abstract

Sanayi devriminden sonra insanoğlu çevresini hızla tüketmeye başlamış ve nihayetinde gezegeni geri dönülemez bir ölçüde tahrip etmiştir. Çevre kirliliği, ormansızlaşma ve atmosfere salınan gazların etkisiyle her geçen gün yaşanılması daha da zor olan yeryüzünde ortaya çıkan “ekolojik krizin” bir an önce hafifletilmesi gerekmektedir. Bu konuda uluslararası kuruluşlara, devletlere, siyasal partilere, sivil toplum kuruluşlarına (STK) ve hatta bireylere daha fazla sorumluluk düşmektedir. Bu çalışmanın amacı Türkiye’de, STK’ların ekoloji ve biyoçeşitliliğin korunması adına neler yaptıklarını ve yapabileceklerini incelemektir. Çalışmada literatüre, gözleme ve görüşmelere dayalı nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Türkiye’de sayıları sınırlı olan ve çevre konusundaki duyarlı bireyleri organize ederek bilinç oluşturmaya çalışan STK’ların ekoloji ve biyoçeşitliliği korumak adına gerçekleştirdikleri etkinlikler, faaliyet alanları ve yöneldikleri kitleler ele alınmıştır.Çalışmanın sonucunda STK’ların Türkiye’de yaşanan ekolojik krizin önlenmesinde zaman zaman etkili olduğu görülmüş olsa da, Türkiye çevre hareketinin seçkinci bir yönü bulunduğu ve çevre hareketinin tabana yayılmadığı söylenebilir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call