Abstract

İspanya’da İç Savaş (1936-1939), Franco diktatörlüğünün başlangıcı, entelektüeller de dâhil olmak üzere birçok İspanyol'un sürgünü ve siyasi ve ideolojik sansürün de içinde bulunduğu faktörler, 1940'larda İspanyol kültürünün evrimini felce uğratmıştır. Edebiyat da böyle bir bilinç durumunu görmezden gelemezdi. Varoluşçuluğun 20. yüzyılda ön plana çıkmasında insanın içinde bulunduğu kriz durumu da etkili olmuştur. Savaşlardan çıkmış ve endüstrileşmiş toplumda kendine yabancılaşmış ve yalnız kalmış bireyin hayatta kalma mücadelesi, kendine dönmesi varoluşsal düşüncelere dalmasına neden olmuştur. Bu felsefi anlayışın dönemin düşünsel atmosferine bir tepki mahiyetinde olduğu düşünülebilir. Bu tepkinin özü, en genel anlamda “öznellik”, “bireysellik” ve “tutku” gibi değerlerin; “nesnellik”, “evrensellik” ve “akıl” gibi değerlerden daha önemli ve öncelikli olduğu iddiasıdır. Bu çalışmada 20. Yüzyılda ön plana çıkmış Varoluşçuluk felsefesinin İspanya’da oluşturduğu tepki ve savaş sonrası İspanyol romanlarına olan etkisi inceleme konusunu oluşturur. İspanya’daki varoluşçuluk akımı, ülkenin önde gelen düşünürü Miguel de Unamuno’nun düşünceleri bağlamında ele alınmış, varoluşçu düşüncelerin İspanyol ve Avrupa romanlarına yansımasının bir karşılaştırılması yapılmış olup bu düşüncelerin İspanyol romanlarına nasıl sirayet ettiği inceleyeceğimiz konular arasına girmiştir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call