Abstract
Modern dönemde insan ve yaşantısı ile ilgili her şey, kültürel alışverişin en yaygın hali olan edebiyatta kendisini göstermektedir. Bu dönemin bazı edebiyat insanları toplumun ideolojilerini, sorunlarını kendi sorunları gibi görüp yazıya dökmüşlerdir. Gerek şiir gerekse nesir şeklinde ortaya çıkan halkın iç sesi, bir nevi kişilerin maruz bırakıldıkları olaylara isyan, direniş ve umut niteliğinde olmuştur. Direniş, hüzün ve umut denilince de akla Müslümanların içinde yara ve ukte olarak bulunan en önemli toplumsal ve siyasi olaylardan biri olan Kudüs meselesi gelmektedir. Bu meselenin sesi olmak adına Arap edebiyatında Nizâr Kabbânî, Türk edebiyatında ise Arif Ay Kudüs’e dair çok içten şiirler yazmışlardır. Çalışmamızdaki amacımız Nizâr Kabbânî ve Arif Ay’ın Kudüs olaylarına nasıl baktığını, karşılaştıkları manzarayı şiirlerinde ne şekilde ele aldıklarını görmek ve bu şiirleriyle Kudüs olaylarına karşı toplumun umudunu hangi duygularla canlandırmayı hedeflediklerini yorumlayarak okuyucuya sunmaktır. Çalışmada Nizâr Kabbânî’nin “Kudüs” şiiri ve Arif Ay’ın “Kudüs Konuşuyor” şiiri irdelenerek şairlerin Kudüs’te yaşanan zulme kayıtsız kalamayıp, duygularını şiirlerine aktararak toplumun sesi olmayı amaçladıkları ve Müslümanlar’ı birlik olarak direnişe ve sonucunda umuda teşvik etmeye çalıştıkları karşımıza çıkmaktadır.
Published Version
Talk to us
Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have