Abstract

Eğitim, millî aidiyet duygusunun gelişimine katkı sağlamakla beraber toplumların geleceğini tayin etmek yönüyle bir fener görevi görmektedir. Bu görev, Osmanlı Devleti’nin klasik döneminde hem doğuyu hem de batıyı aydınlatırken, değişen dünya düzeni ile modernleşme ihtiyacını da beraberinde getirmiştir. Nitekim Osmanlı Devleti, eğitimin öneminin her zaman farkında olmuş ve artan savaş mağlubiyetlerini kapatmak amacıyla XVIII. yüzyıldan itibaren bu alanda ıslahatlar yapmaya da özen göstermiştir. Atılan adımlarla eğitim kademeli hale getirilmeye çalışılmıştır. Bu kademelerden birisi de Sultan II. Mahmud zamanında açılmasına karar verilen rüşdiyeler olmuştur. Açılan bu mekteplerin amacı, daha önceden açılmış olan Mühendishanelere daha donanımlı talebe yetiştirmektir. 1869 Maârif-i Umûmiye Nizâmnâmesi ile nüfusu 500 haneyi aşan yerlerde rüşdiyelerin açılması zorunlu kılınarak, taşrada da yaygınlaşması sağlanmıştır. Taşrada açılan rüşdiyelerden birisi de Malkara’da açılan Malkara Mekteb-i Rüşdiyesi’dir. Bu çalışmada Malkara Mekteb-i Rüşdiyesi arşiv belgeleri ve maârif salnâmelerine göre incelenmiştir. Malkara’da açılan bu rüşdiye, kazada bulunan sakinler tarafından yapılmış olup, bölgenin eğitim ve öğretime vermiş olduğu önemi göstermesi bakımından da önem arz etmektedir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call