Abstract

Geçmişten bugüne iletişim çalışmalarında yaratıcılık kavramı değer görmüştür. Yaratıcılık kapsadığı özgünlük, biriciklik, eşsiz olma özelliklerinin yanısıra hedef kitleye uygun bir mecra seçimiyle markanın fark edilmesinde önemli bir güce sahiptir. Ancak yaratıcılık kavramının daha çok reklam çalışmaları ile özdeşleşmesi literatürde önemli bir boşluğun oluşmasına neden olmaktadır. Sistematik inceleme ve içerik analizi yöntemlerinden yararlanılan bu çalışmamızın amacı; halkla ilişkiler ve reklamda yaratıcılık alanındaki akademik çalışmaların arşivlenmeye başladığı dönemden günümüze kadar hangi çerçevelerde ele alındığını, günümüzde iletişim alanında tartışılan yeni kavramların bu çerçevelere dahil olup olmadığını ortaya koymak ve bu alandaki gelecek çalışmalar için öngörüde bulunmaktır. Bu çalışma reklamın yanısıra özellikle halkla ilişkiler alanındaki yaratıcılık çalışmalarını da kapsamlı olarak ele alan ilk çalışma olma niteliği ile literatüre katkı sağlayacaktır. Bu amaçla yaptığımız sistematik inceleme ve içerik analizinden elde ettiğimiz bulgular halkla ilişkiler ve reklamda yaratıcılık alanındaki akademik çalışmaların 2000’li yıllar sonrasında artış gösterdiği; konuyla ilgili ilk çalışmaların tarihsel olarak reklam alanında gerçekleştiği; bilimsel çalışmalarda iki alanda da “yaratıcılık” ve “sosyal medya” kavramlarının ilgi odağı olduğu; araştırma konusu açısından ise Türkiye’deki yeni yönelimlerle ilgili bilimsel çalışmaların yabancı yayınlara göre daha az olduğu saptanmıştır. Buna göre dijitalleşme, değişen tüketici yapısı, çoklu ve etkileşimsel mecra kullanımının artması nedeniyle yaratıcılıkla ilgili kuramların güncellenmesi önemlidir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call