Abstract

Bu çalışma İslam düşüncesinin 16. yüzyılının önde gelen bilginlerinden Hüseyin b. Hasan el-Hüseynî el-Halhâlî’nin (ö. 1014/1605) varlığa (vücûd) dair görüşlerini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Çalışmada varlık (vücûd) tasavvuru, Halhâlî’nin büyük çoğunluğu henüz yazma halinde olan telif eserleri ve hâşiyelerinden hareketle incelenecektir. Halhâlî, Risâle fî İsbâti’l-vâcib, Hâşiye ‘alâ Şerhi’l-Akâ‘idi’l-adûdiyye ve Hâşiye ‘alâ Şerhi Hidâyeti’l-Hikme li-Kâdî Mîr gibi risalelerinde hem varlık (vücûd) kavramını incelemiş hem de varlığa ilişkin tartışmaları analiz etmiştir. İbn Sînâ’ya referansla varlığı Zorunlu (Vâcib) ve mümkün (mümkin) varlık şeklinde iki kısma ayıran Halhâlî, Zorunlu Varlık'ı (Vâcibü'l-Vücûd) varlığının ve birliğinin ispatı, sıfatları ve fiilleri açısından incelemektedir. Ayrıca Halhâlî, Zorunlu Varlık ile ilişkili olarak mârifetullah hakkında nazarın vacip olup olmadığı hususunu tartışmaktadır. Halhâlî, Zorunlu Varlık’ın zâtı gereği zorunlu olan, mümkün varlığı da zâtı gereği zorunlu olmayan, yokluğu caiz olan şeklinde tanımlar. Bu çerçevede düşünür, Zorunlu Varlık’ın zâtı ve kemâl sıfatlarının kadîm, cevher ve arazlardan meydana gelen âlemin de hâdis olduğunu ifade eder. Zorunlu Varlık’ın varlığının kanıtlanması meselesinde Devvânî’nin İbn Sînâ’dan naklettiği burhân-ı sıddıkîn delilini açıklayan Halhâlî, Allah’ın bir olması hususunda da hem filozofların yöntemini hem de kelam bilginlerinin burhân-ı temânu‘ delilini anlatır. Ona göre Zorunlu Varlık, bir ve basittir, O’nda bileşiklik gibi bir durumun olması mümkün değildir. Bu bağlamda düşünürün Allah ile âlem ilişkisini de varlık-yokluk, zorunlu-imkân, kadîm-hâdis, illet-ma’lûl, ve zaman gibi kavramlar çerçevesinde açıkladığı görülmektedir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call