Abstract

Davalının kimliğinin belirlenmesi, davanın açılması için gerekli olan ve dava dilekçesinde bulunması gereken çok önemli bir husustur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 119. maddesinin 2. fıkrasına göre, dava dilekçesinde tarafların adı ve soyadı konusunda bir eksiklik tespit edilmesi durumunda hâkim, davacıya bu eksikliği düzeltmesi için bir haftalık kesin bir süre tanıyacaktır. Davacı verilen süre içinde eksikliği tamamlamazsa, HMK'nin 119/2 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilecektir. Ancak bazen, davacının yasal işlemleri başlatırken davalının kimliğini belirleyemediği durumlar olabilir. Davalının kimliğinin tespit edilememesi, karmaşık hukuki olay ve işlemler, anonim çevrim içi işlemler veya yetersiz bilgi içeren olaylar da dahil olmak üzere çeşitli senaryolardan kaynaklanabilir. Bu gibi durumlarda, davalının kimliğinin tespit edilememesi nedeniyle iddianın meşruiyeti ve hak arama hürriyeti konusunda bazı tartışmalar ortaya çıkmaktadır. Bu makale, bu tür durumların değerlendirilmesini incelemekte, davalının kimliği bilinememesi durumunda davanın açılıp açılamayacağı konusunda karşılaşılan karmaşıklıkları, zorlukları ve olası çözümleri araştırmaktadır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call