Abstract

Dünya genelinde en yaygın kronik hastalıklardan biri olarak tanımlanan diş çürüğü yetişkinlerin çoğunu, okul çağındaki çocukların % 60-90’ını etkilemeye devam etmektedir. Global olarak, ağız sağlığının korunması ve tedavisine yönelik olarak yürütülen geleneksel tedavi modeli, artan talebin ışığı altında, maliyet, zaman, kar-zarar oranı, uzun vadeli klinik başarı ve çürük riskini iyileştirebilme etkinliği açılarından uzun yıllardır araştırılmış bir konudur. Diş hekimleri tarafından yönetilmesi gereken diş çürüğü hastalığının tedavisi kapsamında pulpa canlılığının ve dişin fonksiyonunun korunması birincil hedef olarak benimsenmelidir. Bu bağlamda özellikle COVID-19 pandemisi süreciyle birlikte günümüz ve yakın gelecekte diş pulpasının canlılığını riske atan geleneksel yaklaşımından uzaklaşılarak, pulpa vitalitesini maksimum düzeyde korumayı hedefleyen “çürük yönetimi stratejileri” kavramı vurgulanmış; “biyolojik odaklı minimal girişimsel çürük yönetimi stratejileri” ile klinik sürecin yönetimi önerilmiştir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call