Abstract

Binbir Gece Masalları, bir çerçeve hikâye ve onun etrafında oluşturulan masallardan meydana gelen bir masal külliyatıdır. Kökeni itibariyle Doğu edebiyatını temsil eden bu masallar, Batı dillerine çevrilmesiyle birlikte orada da meşhur olmuş ve böylece Dünya edebiyatında önemli bir yer işgal etmiştir. Bu masallar gerek Doğu’da ve gerekse Batı’da birçok edebiyatçıyı etkilemiş ve onlara ilham kaynağı olmuştur. Birçok edebi eserin, doğrudan veya dolaylı olarak bu külliyattan beslendiği görülür. Modern Arap Edebiyatının önemli ve üretken iki yazarı Tevfîk el-Hakîm ve Ali Ahmed Bâkesîr de bu masallardan esinlenerek birer tiyatro eseri yazmışlardır. el-Hakîm, yetmişi aşkın tiyatro eserinden biri olan Şehrâzâd eserinde binbirinci geceden sonra yaşananları bir kurgu ile okuyucuya sunmuştur. Bu eserde Şehrâzâd’ın anlattığı hikâyelerle Şehriyâr bambaşka bir insan olmuştur. Daha önce her türlü maddi zevki tatmış olan bu kral, artık bilgiyi aramakta ve mekânın sınırlarından kurtulmak istemektedir. Şairliği ve romancılığının yanı sıra Arap tiyatrosuna da önemli katkıları olan Bâkesîr ise, kırkın üzerinde tiyatro eseri yazmıştır. O, bu eserlerden biri olan Sırru Şehrâzâd adlı eserini Binbir Gece Masalları’nın çerçeve hikâyesinden hareketle kaleme almıştır. Yazar eserinde modern bir yorum geliştirerek, kadının sadakatsizliği üzerine kurulan çerçeve hikâyeyi değiştirmiş ve yeni bir kurgu ile ele almıştır. Buna göre Sırru Şehrâzâd adlı eserde Şehriyâr’ın ilk eşi, masum bir karakter olarak canlandırılmış ve olay örgüsü bunun üzerine bina edilmiştir. Bu çalışmada öncelikle orijinal Binbir Gece Masalları hakkında genel bilgiler sunulmuş ardından el-Hakîm ve Bâkesîr’in bahsi geçen tiyatro eserleri edebi açıdan incelenmiş, son olarak her iki yazarın eserindeki Şehrâzâd karakteri karşılaştırılmıştır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call