Abstract

Bu çalışmanın amacı planlama ve jeoloji ilişkisinin göz önünde bulundurularak, makro ölçekli verilerin mikro ölçekli verilerle entegre edilmesi ve depreme karşı yerele özgü bir risk modelinin ortaya konmasıdır. Ayrıca deprem riskine yönelik planlama sisteminde eşgüdümsel bir bakış açısının geliştirilmesi hedeflenmiştir. Türkiye’de deprem riski yüksek kentlerden biri olan Erzurum’da, özellikle yeni gelişme alanlarında ve kentsel mekânın şekillenmesi sürecinde afetin ne kadar göz önünde bulundurulduğu araştırılmıştır. Çalışmanın yöntemini kentsel deprem risklerinin belirlenmesinde sıklıkla kullanılan çok ölçütlü karar verme yöntemine bağlı literatür çalışmaları oluşturmuştur. Özellikle Japonya tarafından kullanılan “Birleşik Risk Modeli” kriterleri temel alınarak, Erzurum’da gelişimi imar faaliyetleriyle devam eden Osmangazi Mahallesi için Bina Çökme Riski Derecelendirme Haritası oluşturulmuştur. Bu haritaya göre çalışma alanında toplam imar ada sayının %1.39’unun çok düşük riskli, %48.59’unun düşük riskli, %41.25’inin orta riskli, %6.29’unun yüksek riskli ve %2.09’unun çok yüksek riskli olduğu tespit edilmiştir. Bu doğrultuda Erzurum’da yeni gelişme alanlarındaki imar koşulları ve yapılaşma faaliyetlerinin deprem riskini artırdığı belirlenmiştir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call