Abstract

Tıbbî deneyler, tıp alanında geçerli ve güvenilir bilgileri sağlamada en çok kullanılan yöntemlerdendir. Amacı insan sağlığını korumak ve hastalıklara çare bulmak olan bu yöntemlerin en önemli parçasını hayvanlar ve insanlar üzerinde gerçekleşen deneyler oluşturur. Yüzyıllardır gerçekleştirilen bu deneyler ile bilim dünyasının doyurucu sonuçlara ulaştığı söylenebilir. Fakat geçmişten günümüze uygulandığını bildiğimiz bu deneylerin kontrolsüz yapılması ise belli etik ve hukuki problemlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bir deneyde, bir insanın kobay olarak kullanılmasının hukuki ve ahlaki çerçevede belli kıstasları vardır. Bu kıstaslarla kişinin bir takım etik ve yasal ilkeler çerçevesinde haklarının korunması amaçlanmakta ve bu tip çalışmaların kontrolsüz yapılması engellenmektedir. İnsan hayatının tek ve özel olması ve herhangi bir zarara uğramaması üzerine kurulu etik ilkeler, hukuk ile de güvence altına alınmaktadır.Bu çalışmada, uygulamalı etiğin bir alt alanı olan meslek etiklerinden tıp etiği çerçevesinde bir problemin- deneylerde kobay insan kullanımının- temel ahlak kuramcıları açısından ahlakiliği tartışılmıştır. Bu bağlamda deontolojik, ahlaki duyu ve sonuçcu ahlak kuramlarının, pratikte karşılaştığımız ve tıp etiği çerçevesinde ilkelerce belirlenmiş bir probleme verebileceği muhtemel cevaplar tartışılacaktır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call