Abstract

Kimlik konusu küreselleşme, ekonominin yapısal dönüşümü vb. süreçlerine paralel bir biçimde geniş kitlelerin farklı talepleri doğrultusunda yeniden şekillenmeye başlamıştır. Kimliğin evrensel ve özcü yaklaşımına karşılık farklılık temelinde ele alınması gerektiğine dair görüşler dillendirilmeye başlamıştır. Her kimliğin kendine özgü koşullar içerisinde ele alınması fikri, “öteki” olarak nitelendirilen kimliklerin de görünür olmasına imkân sağlamıştır. Bu minvalde kimlik geleneksel algısının ötesinde ve farklılıkları da içerecek şekilde daha kapsamlı bir şekilde ele alınmaya başlamıştır. Çevre hareketleri, barış hareketleri, kadın hareketleri vb. hareketler, ulus ötesine varan nitelikleri ile farklı coğrafya ve ideolojiden bireylerin ortak söylem, dil ve talepler doğrultusunda hareket ederek katılımcı diyalog zemininin oluşmasını sağlamıştır. Kimlik, yeni toplumsal hareketler ile birlikte siyasal bir talep şeklinde, kamusal hayatın merkezine yerleşmiştir.Bu çalışmada, eski ve yeni toplumsal hareketler kavramlarına yönelik literatür taraması yapılmış ve hareketler karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır. Sonrasında kimliğin bu hareketler ile yaşadığı dönüşüme odaklanılmıştır. Yeni toplumsal hareketler ile yeniden şekillenen kimlik, farklılıklar ile birlikte ötekilik meselesini de gündeme getirmiş, kimliklerin homojen yapısından ziyade çok parçalılık ve çeşitlilik temelinde yeniden düşünülmesini gündeme getirmiştir. Kimliğin bu yapısı, taleplerin siyasallaşmasına ivme kazandıran bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. Çevre ve kadın hareketleri, yeni toplumsal hareketler çerçevesinde farklı kimlik taleplerinin gündem olmasına zemin hazırlamıştır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call