Abstract

İnsan emeğinin kullanıldığı yerde tehlikenin gerçekleşmesi her zaman mümkündür. Rizikonun gerçekleşme potansiyeli ise faaliyet gösterilen alandaki faktörlere göre değişmektedir. Kimi sektörlerin bünyesinde daha fazla tehlike barındırması ve sanayinin de giderek gelişmesi etkisiyle çeşitli sorumluluk düzenlemeleri tartışılmıştır. 
 Tehlike sorumluluğunun gündeme gelmesinde sanayi devriminin etkisi şüphesizdir. Buharlı makinelerin işgücüne dahil olmasıyla birlikte, insan emeğine dayalı işgücü boyut değiştirmiştir. Makinelerin oluşturduğu tehlike riski doğrultusunda sorumlu kim olacak sorusu tartışılmaya başlanmıştır. Tehlikelerin meydana gelmesi ve insanlara zarar verilmesi sonucu yaşanan acı tecrübeler, tehlike sorumluluğunun en ağır sorumluluk türü olarak tanımlanmasına yol açmıştır. Nitekim mehaz İsviçre Hukuku’ndan farklı olarak Türk Hukuku’nda tehlike sorumluluğu hem genel hem özel anlamda düzenlenmiştir. Şüphesiz mevzuatımızda tehlike sorumluluğuna yer verilmesi sosyal devlet ilkesine de katkı sağlamaktadır. 
 Çalışmamızda öncelikle TBK m. 71 tehlike sorumluluğu düzenlemesi ele alınacaktır. Böylece tehlike sorumluluğunun dayanak noktaları açıklanmaya çalışılacaktır. Son olarak ise işveren özelinde tehlike sorumluluğu iş sağlığı ve güvenliği kapsamında detaylandırılmaya çalışılacaktır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call