Abstract

Bu çalışmada mitik düşüncenin din ve psikolojiyle olan ilişkisi tahlil edilmeye çalışıldı. İnsan, varoluşundan bu yana merak ve hayret duygusuyla evrene yönelerek evrende olup bitenler hakkında fikir sahibi olmaya çalışır. Bu gerek salt gözlemle gerekse deneyler aracığıyla gerçekleşir. Evren hakkında verilerin toplanılması ve yargılarda bulunulması belirsizliğin getirdiği korku ve gerginliği aşma çabasındandır. İnsan evren hakkında bilgilere sahip olarak evrene hakim olmayı amaçlar. Bu istek; insanı atılıma ve arayışa sürükler. Arayış süreci, insanın var olana ait anlamları gün yüzüne çıkarma çabasıdır. Arkaik insandan bu yana bitmeyen anlam arayışı, tarihsel süreç içerisinde farklı yönlere evrilerek insan yaşamına yeni anlamlar kazandırır. Anlam arayışı psikolojik minvalde merak ve hayret duygusuyla başlar ve din, kültürel değerler ve tarihsel deneyimlerle sentezlenerek anlamlara dönüşür. Arayış sürecinde insan, bir yandan hayret duygusunu gidermeye çalışırken bir yandan da varolma nedenini bulmaya çalışır. Bu süreç, insanı eyleme iten bir itki, bir güç olduğu gibi insanın bilişsel etkinliklerini aktifleştiren de bir nedendir. Bilişsel etkinliklerin kullanılmasıyla ilgi ve ihtiyaçlar davranışa dönüşerek kimlik kazanımı gerçekleşir. Bilişsel etkinliklerin ortak temada toplanmasıyla sosyal kimlik ortaya çıkar. Sosyal kimlik kazanımında, bugünün şartları ve tarihsel deneyimler önemli bir role sahiptir. Gerek bireysel kimlik gerekse sosyal kimliğinde mahiyetinde mitik düşünce kendine bir yer edinir. Masal dinlerken ya da bilim kurgu filmi izlerken bireyin rahatlaması, on üç sayısının uğursuz kabul edilip o sayının kullanılmaması, nazardan korunmak için nazar boncuğu takılması mitik düşüncenin en somut göstergelerindendir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call