Abstract

Hz. Peygamber’in vefatından sonra Müslümanlar arasında ortaya çıkan fikir ayrılıkları ve siyasî çatışmalar, itikâdî açıdan ayrışmayı, fırkalaşmayı ve mezhepleşmeyi beraberinde getirmiştir. Bu fikir ayrılıklarının en başında da hiç kuşkusuz büyük günah meselesi gelmektedir. Bu konu üzerindeki tartışmalar genel olarak; hangi fiillerin büyük günah kapsamına girdiği, büyük günah işleyen kişinin dünya ve ahiretteki durumunun ne olacağı ve küçük günah işleyenlerin bu günahlarının ne şekilde bağışlanacağı ya da cezalandırılacağı üzerine yoğunlaşmıştır. Bu tartışmalar, Müslümanlar arasında birbirini tekfir etme ve kendileri gibi düşünmeyenlere hayat hakkı tanımayacak şekilde büyük çatışmalara yol açmıştır. Dinî bir hüviyet kazandırılan büyük günah tartışmalarının sosyoloji-psikoloji, siyaset, ekonomi ve kültürel farklılıklar gibi birçok nedeninden söz etmek mümkündür. Bu nedenle İslâm mezhepleri tarihi bilim dalında bu mesele fikir-hadise irtibatı kurularak açıklanabilir. Zira büyük günah meselesi nassın anlaşılması konusundaki çalışmalarla değil, daha çok yönetim ve siyaset alanında Müslümanlar arasında ortaya çıkan ve birçok Müslümanın ölmesiyle sonuçlanan olaylar sonrasında gündeme gelmiş bir konudur. Bu makalede günah meselesiyle ilgili özellikle küçük günahların bağışlanması ya da cezalandırılması hususunda Ehl-i Sünnet ile Mu’tezile arasında yaşanan tartışmalar ve fikir ayrılıklarının nedenleri, Ahmed el-Mar’aşî’nin “Hâşiyetü’l-akâidi’n-Nesefiyye” adlı risalesi örneğinde izaha çalışılacaktır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call