Abstract
In discussions around the origins of Sufism, the general opinion of the Sufis is that the main source of Sufism is the Qur’an. In order to prove these judgments, the Sufis have dealt with the concepts of mysticism by bringing the proofs from the verses of Qur’an. In this context, in order to reveal the understanding of Sufism in accordance with the Qur’an, it is seen that the Sufis such as Serrâc, Kelâbâzi, Abu Talib al-Makki, Hucviri, Kuseyri, Herevi and Gazzâli considered a significant part of the concepts of Sufism relatedto Qur’an. Thus, they aimed not onlyto the acceptance of basic ideas and claims in front of the opponents but also to make Sufis satisfied among themselves. While the Sufis prove the concepts of mysticism, they have also tended to some ishari meanings as well as apparent (zâhir) meanings of the verses and they called it ilm alisharah. According to Sufis, Allah Teâlâ teaches the person things he/she doesn't know if he/she practices what he/she knows. Therefore, ilm al-isharah has taken place in the Sufi epistemology as a consequence of the good worship. In this study, we will deal with the Sufism concepts were deduced from the ishari meaning/mystical interpretations of the verses. Thus, the effect and consequences of ilm al-isharah on the understanding and interpretation of the Qur'an will be determined.
Highlights
İslâmî ilimlerde temel kavramların istidlâlinde Kur’ân’ın otoritesine sığınma faaliyeti diğer disiplinlerde olduğu gibi tasavvufta da yaygın bir şekilde görülen bir uygulamadır
In discussions around the origins of Sufism, the general opinion of the Sufis is that the main source of Sufism is the Qur’an
In order to prove these judgments, the Sufis have dealt with the concepts of mysticism by bringing the proofs from the verses of Qur’an
Summary
Tasavvuf kavramlarının istinbât edildiği âyetler incelendiğinde mutasavvıfların âyetleri yorumlarken çoğu zaman siyak-sibak ilişkisi ve dış bağlamları ile kendilerini sınırlandırmamış oldukları görülmektedir. Serrâc ve Hücvîrî’nin makam kavramı ile ilgili olarak verdikleri âyette (.“ ) َو َما ِمن َّا إِ َّلا لَھُ َمقَا ٌم َم ْعلُو ٌمHer birimizin. Serrâc ve Hücvîrî, bu âyetteki makam kelimesini tasavvuftaki makam kavramı ile ilişkilendirmişlerdir. Muhammed Ebü’l-Fazl İbrâhim (Kahire: Dâru İhyâi’l-Kütübi’l-Arabiyye, 1957), s. Tefsirlerde ise bu âyetin melekler ile ilgili olduğu kanaati yaygın bir şekilde ifade edilmektedir.[19] Müfessirlerin yorumlarından anlaşıldığı kadarıyla âyetteki makam, meleklerin Allah katındaki yerlerini ifade etmektedir. Herevî riayet kavramı ile ilgili olarak (.“ )فَ َما َر َع ْو َھا َح َّق ِر َعایَتِ َھاOna gerektiği gibi riayet etmediler.” âyetini vermektedir.P21F22P Âyet siyak-sibak ilişkisi içinde okunduğunda buradaki riayetin Hz. İsa’dan sonra ortaya çıkmış olan ruhbanlık ile alâkalı olduğu anlaşılmaktadır. Bu açıdan bakıldığında âyetin zâhir anlamı itibariyle tasavvuftaki riayet kavramı ile kelime anlamının ötesinde bir irtibâtının söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır. Ali el-Ensârî Herevî, Kitâbu Menâzili’s-sâirîn (Beyrut: Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 1988), s. Ali el-Ensârî Herevî, Kitâbu Menâzili’s-sâirîn (Beyrut: Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 1988), s. 37, 38. el-Hadîd 57/27; Herevî, Kitâbu Menâzili’s-sâirîn, s. 37. el-Hadîd 57/27
Talk to us
Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have
Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.