Abstract

Türk hukuk tarihinin en önemli kırılma noktalarından biri olan Osmanlı Devleti’nin yıkılışı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş süreci, uluslararası hukuk açısından değerlendirilmek istendiğinde, halefiyet ve devamlılık kavramları ön plana çıkmaktadır. Bu kavramlar çerçevesinde yapılacak değerlendirmelerde kaçınılmaz olarak başvurulması gereken en önemli kaynak ve aynı zamanda hareket noktalarından birini oluşturan düzenleme, Lozan Antlaşması’dır. Uluslararası hukuk literatüründe her iki devlet arasında devamlılık ilişkisinin bulunduğu görüşü ağır basmakla birlikte, Lozan Antlaşması incelendiğinde, yeni kurulan Türk devletinin bağımsız ve çağdaş bir ülke kurma amacı doğrultusunda, her bir maddenin doğuracağı olası sonuçlar göz önünde bulundurularak ve Osmanlı dönemindeki uygulamalardan ders çıkarılarak kaleme alındığı görülmektedir. Bu doğrultuda, Lozan Antlaşması’nın ülke toprakları, devlet borçları, malları ve arşivleri, uluslararası antlaşma ve uluslararası örgüt üyelikleri, imtiyazlar, devlet memurları ve vatandaşlıkla ilgili hükümleri incelenerek, halefiyet ve devamlılık tartışmaları açısından söz konusu hükümler değerlendirilmiştir. Sonuçta uluslararası hukukta yeknesaklık göstermeyen halefiyet ve devamlılık uygulamalarının Türk hukuk tarihi açısından da kesinlik arz etmediği görülmüştür.

Full Text
Paper version not known

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call

Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.