Abstract

Amaç: Türkiye’deki Klinik Araştırmalar Etik Kurulları’nın yapılanma biçimlerini incelemek ve değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırmanın örneklemini Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun web sayfasında var olan Klinik Araştırmalar Etik Kurulları’nın ulaşılabilen isim listeleri oluşturmuştur. Araştırma, bu siteden 102 etik kuruldan elde edilen verilerle Kasım-Aralık 2016 tarihlerinde gerçekleştirilmiştir. Verilerin SPSS 15.00 programında sayı ve yüzdelik olarak istatistiksel değerlendirmesi yapılmıştır. Bulgular: Türkiye’de Klinik Araştırmalar Etik Kurullarının yapılanması incelendiğinde Klinik Araştırma Etik Kurulları’nın üç büyük şehirde yoğunlaştığı ve İstanbul’da %33.33’ünün (n=34), Ankara’da %17.65’inin (n=18), İzmir’de %7.84’ünün (n=8) bulunduğu saptanmıştır. Türkiye’deki Etik Kurullarda bulunan üyelerin profili değerlendirildiğinde; %60.58’ini (n=805) Diğer sağlık profesyoneli olan üyelerin, %9.93’ünü (n=132) Farmakologların, %7.97’sini (n=106) Sağlık mensubu olmayan üyelerin, %7.90’ını (n=105) Biyomedikal alanında üyelerin, %7.90’ını (n=105) Hukukçuların, %3.31’ini (n=44) Etik alanında uzman üyelerin, %2.03’ünü (n=27) Biyoistatistik alanındaki üyelerin ve %0.38’ini (n=5) Klinik eczacıların oluşturduğu saptanmıştır. Etik kurul sayılarında Ocak 2017 ile Mart 2020 tarihlerinde etik kurul sayısında 24 adet artış olmuştur. Sonuç: Türkiye’de Klinik Araştırmalar Etik Kurullarının ağırlıklı olarak İstanbul, Ankara ve İzmir illerinde yoğunlaştığı, klinik eczacı üyelerin bu kurullarda çok az görevlendirildiği ve etik alanında uzman üyelerin her etik kurulda yer almadığı belirlenmiştir. Etik kurullarda üye sayısının homojen dağılacak biçimde bir yapılanmaya gidilmesi, cinsiyet dağılımının eşitlenmesi öngörülmekte ve önerilmektedir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call