Abstract

Medyanın bir konuyu onaylayarak veya kınayarak hükümetlerin kararlarında etki sahibi olmasının yanında, siyasi elitlerin görüşleri doğrultusunda kitleleri manipüle etme etkisi de mevcuttur. Bu çalışma medyanın kamuoyu oluşturmadaki bu iki yönlü etkisine dikkat çeken medyalaşma ve çerçeveleme yöntemlerini kullanarak, Suriyeli göçmen krizi döneminde ulusal gazetelerdeki “medenileşme” ve “Batılılaşma” algılarına odaklanmaktadır. Gazetelerin içerik analizi ile incelenmesi, bu dönemde gazetelerde yoğun ve yaygın bir AB ve Avrupa karşıtı söylemin varlığını ortaya koymaktadır. Türkiye üzerinden Avrupa’ya geçmeye çalışan Suriyeli göçmenlerin, güvenlik gerekçesiyle AB topraklarına kabul edilmemesi Türkiye’de medyanın Avrupa ve Müslümanlara ilişkin bakış açılarını keskinleştirirken, bu dönem, iktidardaki AK Parti hükümetinin Batı odaklı klasik modernleşmeye alternatif bir modernleşme arayışına uygun zemin teşkil etmektedir. Söz konusu alternatif modernleşme arayışı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda Kemalist elitin öngördüğü “çağdaş Batı uygarlığına ulaşma” hedefine, dolayısıyla Avrupa’ya ve onun seküler modernleşme anlayışına ilişkin bir reaksiyon biçiminde ortaya çıkması ve İslam medeniyetinin yüceltilmesini içermesi bakımından “deseküler modernleşme” şeklinde kavramsallaştırılabilir. Bu çerçevede, gazetelere “Batı’nın ikiyüzlülüğü”, “Batı’da İslamofobinin yükselmesi”, “Batı medeniyetinin çöküşü” ve “İslam medeniyetinin yükselişi” çerçeveleri ile yansıyan deseküler modernleşme anlayışı medyada baskın görüş olurken, Batı medeniyetini ‘iyisiyle kötüsüyle’ medeniyetin odağı olarak gören klasik modernleşme anlayışı geri planda kalmıştır.

Full Text
Paper version not known

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call