Abstract

Postmodernliğe evrilen bir dünyanın içinde yaşamaktayız. Modernlikle iç içe olmakla birlikte postmodernliğin birçok tezahürleri bu dönemde izlenebilmektedir. Modernlik dine yönelik daha katı tutumlar takınmıştı. Bu durum bir yandan dinlerin varlıklarını modern söylem üzerinden sürdürebilecekleri, diğer yandan dinin kamusallıktan arındırılması gibi uygulamalarla geçen yüzyılda kendisi göstermişti. Her bakımdan eleştirilere maruz kalan modernliğin yara alan unsurları postmodern mentalite ile çözülmeye çalışılmaktadır. Postmodernlik eski totaliter tutumlara son vermekle birlikte, dini seküler biçimde algılamaya devam etmekte ve daha da ötede dinin kendi özgünlüğü ve tabiatını tahrip ederek yoluna devam etmektedir. Bu aslında dinin içini boşaltmak şeklinde tanımlanabilir. Bu makale, postmodern yaklaşımın nasıl bir dinsellik öngördüğünü örneklerle analiz etmeyi hedeflemektedir. İtikat, ibadet ve gündelik hayatta postmodernliğin nasıl bir dinsellik formu oluşturduğu ele alınmaktadır. Modernitenin hâkim olduğu geçen yüzyıldaki dine daha sert yaklaşımlara göre dine yönelik tutum postmodern dönemde daha esnek hale gelmekle birlikte dinin eski otoritesini ve bütünlüğünü kaybettiği gözlemlenmektedir. Bu bağlamda Tanrı-insan ilişkisi de değişmiş görünmektedir.

Full Text
Paper version not known

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call

Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.