Abstract

Harezm bölgesi, Oğuz ve Kıpçak boyları ile bazı göçebe Türk ailelerinin bölgeye göç etmesiyle 11 ve 12. yüzyıllarda Türklerin yerleşim yeri haline gelmiş, bu göçler neticesinde bölge Türkleşmiştir. Farklı Türk boylarının Harezm bölgesinde bir araya gelmesiyle yeni bir yazı dili ortaya çıkmıştır. Harezm Türkçesi olarak adlandırılan bu yazı dili sadece Karahanlı Türkçesinin klasik bir devamı olmakla kalmayıp aynı zamanda Oğuz ve Kıpçak Türkçesinin dil özelliklerini de içermektedir. Bu niteliğinden ötürü Harezm Türkçesi müşterek Orta Asya edebi dili olarak adlandırılmaktadır. Harezm bölgesinde bu edebi dil ile çok sayıda eser kaleme alınmıştır. Bunlardan birisi de İslami konuları içeren Mu’înü’l-Mürîd’dir. Harezm Türkçesinin teşekkülünde önemli rol oynayan Doğu, Batı ve Kuzey Türk lehçelerinin izlerini Mu’înü’l-Mürîd’de tespit etmek mümkündür. Bunu ortaya koymak için bu çalışmada Orhun Türkçesinin sesbilgisi, biçim bilgisi ve söz varlığı unsurları Eski Türk Yazıtlarından yaklaşık altı yüz yıl sonra yazılan Mu’inü’l-Mürid ile mukayese edilmiştir. Böylece, Türk dilinin gelişim seyri ile Türk dilinin kökleri arasındaki bağlantı örneklerle ortaya konulmuştur.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call