Abstract

Çocuk ve ergen ruh sağlığı çalışanları istismar olgularının tedavilerine yönelirken bir taraftan da adli sürece katkıda bulunurlar. Hastanın gizlilik hakkı ve hekimin yasal sorumlulukları bu konuda en sık yaşanan etik ikilemdir. Bu çalışmada bir olgu üzerinden giderek, adli tıp ve çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanlarının olaya bakışlarının belirlenmesi ve konunun tartışılması amaçlanmıştır. Adli sürecin başlatıldığı asılsız cinsel istismar iddiası olan bir olgu hakkında bilgiyi içeren bir anket hazırlandı. Ankette katılımcılara; “bu durumda suç duyurusunda bulunur muydunuz?” şeklinde sorular yöneltildi. Anket gönüllü Adli Tıp ve Çocuk Ruh Sağlığı çalışanları tarafından dolduruldu. Çalışmaya 72 adli tıp, 34 çocuk psikiyatrisi çalışanı toplam 106 kişi katıldı. Katılımcıların 94 (%88.7)’ü yasal bildirimde bulunacağını; 12 (%11.3)’si ise bildirimde bulunmayacağını belirtmişti. Adli tıp çalışanlarının %13.9’u, çocuk psikiyatrisi çalışanlarının ise %5.9’u bildirimde bulunmayacaklarını belirtmişlerdir. Her iki grup arasında bildirim oranlarıyla ilgili istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır. Hekimlerin etik ve adli sorumlulukları bu olgu üzerinden tartışıldı.Anahtar kelimeler: Cinsel istismar, asılsız bildirim, hekim sorumluluğu, etik ikilem

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call