Abstract
Covid-19 salgını sonrasında dünya genelinde ekonomilerin yavaşlama eğilimi göstermesi ve bu yavaşlama tehdidine karşılık merkez bankalarının genişlemeci para politikası araçlarına yönelmesi dünya genelindeki enflasyonist etkilerin artmasına yol açmıştır. Dünya geneline yayılan enflasyon tehdidi; uzun yıllar enflasyonla ve dalgalı döviz kurlarıyla mücadele etmiş ancak 2000’li yıllardan sonra kısmen başarı sağlamış olan Türkiye’de halkın enflasyon korkularını yeniden canlandırmıştır. Enflasyonist dönemlerin bir özelliği olarak vatandaşlar gelecekte alım güçlerinin azalacağı endişesiyle üretimden ve ulusal paradan uzaklaşarak daha hızlı getiri sağlayacağına inandığı altın, döviz ve gayrimenkul gibi daha spekülatif alanlara kayma eğilimi göstermektedir. Türkiye’de son yıllarda vatandaşların döviz tevdiat hesaplarındaki hacimsel artış, Türk lirası cinsinden artan borçlanma ve kişilerin uzun vadeli alışverişlerini döviz cinsi varlıklar üzerinden gerçekleştirme eğilimi gibi davranışlar herhangi bir değişim biriminin para olarak nitelendirilebilmesi için gerekli sayılan yatırım, işlem, değer saklama ve tasarruf aracı olma fonksiyonlarını azalttığı görülmektedir. Bu çalışmada yurtiçinde ve küreselde enflasyonist gerçeklerin hâkim olduğu dönemde hane halklarının Türk Lirasına yönelik tutumunun ve liranın sergilediği performansın incelenmesi amaçlanmıştır.
Talk to us
Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have
Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.