Abstract

Yaşam biçiminden, yaşam mekanlarına kadar her alanı etkisi altına alan tüketim kültürü ve beraberinde getirdiği reklam sektörü, içinde bulunduğumuz dönemde, etkileşim odaklı bir yaklaşım ile kapitalist sistemle başa çıkmak için yaratıcı disiplinlerden ilham alarak çeşitli mecraları kullanmaktadır. Tüketim nesnesi haline getirdiği birçok alanın yanı sıra mimarlığı da etkilemekte ve yeri geldiğinde araç olarak kullanmaktadır. Reklam ve mimarlık arasındaki ilişki, toplumun değişen ihtiyaçları ve teknolojik gelişmelerle birlikte tarihsel, kültürel ve teknolojik bağlamlarla şekillenerek farklı yöntem ve stratejilerde karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda, bir şehrin geçmişiyle bugünü arasında köprü kurarak, kentsel kimliğin oluşmasını ve sürekliliğini sağlayan mimarlığın, reklam mecrası olarak kullanılma yöntemleri bu çalışma kapsamında sınıflandırılarak detaylı bir şekilde örneklerle incelenmiştir. Kentsel kimlik, kentte yaşayanların bağ ve aidiyet duygusu yaratmalarını sağlayan en önemli unsurlardan biridir. Bu sebeple, kentsel kimliğin korunması ve sürekliliği için reklam ve mimarlık ilişkisinin kentte yarattığı potansiyel olumsuz etkilerini bertaraf etmek konusunda farkındalık yaratmak amaçlanmıştır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call