Abstract

Türkiye’de 1950’li yıllarda başlayan kırsal alanlardan kentsel alanlara göçler artarak devam etmekle birlikte kentsel alanlardan kırsal alanlara göçlerde de artış görülmektedir. Yaşanan iç göç olgusuna farklı disiplinler kendi yaklaşımlarıyla ilgi gösterirken yürütülen tartışmalar, temel olarak köylülüğün sonunun geleceği ya da güncel koşullara göre yeniden üretileceği etrafında şekillenmektedir. Köy dışına göçün yoğunlaşması, tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin azalması, proleterleşmenin artması gibi nedenler kimi araştırmacıları köylülüğün sonunun geleceği fikrine sabitlerken, kentsel alanlardan kırsal alanlara giderek artan göç, dayanışma örüntüleri ve aile emeğinin paylaşımı gibi nedenler de diğerlerini köylülüğün sürdürülebilirliği fikrinde birleştirmektedir. Bu makalede, günümüzde sosyal bir kategori olarak şekil değiştiren köylülükte akrabalık bağlarının nasıl bir yeri olduğu konusu ele alınacaktır. Makalede, klasik ve güncel yazında yer alan hem kırsal alanlardan kentsel alanlara hem de kentsel alanlardan kırsal alanlara yönelik iç göç konulu dikkat çeken kuramsal görüş ve araştırmalarla ilgili yayınlardan yararlanılacaktır. Yapılan alan araştırmaları, göçün ve akraba evliliklerinin yaygın olduğu Türkiye köylerinde güncel akademik yazında kırsal sürdürülebilirlikte sıklıkla göz ardı edilen ev, toprak ve ailenin anlamlarının altını çizmektedir. Makalenin amacı, kırsal toplulukların sosyal ve kültürel dünyasına yakından bakmaya öncelik vererek köylülük hakkındaki güncel tartışmalara katkıda bulunmaktır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call