Abstract

Fransız Devrimi’nin etkilediği toplumlar; ulus, ulusçuluk, ulusun egemenliği, demokrasi, sekülerizm, adalet gibi kavramları içine alan ulus devlet inşa etme ereğiyle Orta Çağ mirası imparatorluklara ve temsil ettiği değerlere karşı başkaldırmışlardır. Orta Doğu’da da 19. yüzyıldan itibaren Arap halkları Osmanlı İmparatorluğu’na karşı Fransız Devrimi’nin etkisiyle yer yer isyan etmişlerdir.1. Dünya Savaşı sonrası savaşın kaybedenlerinden olan Osmanlı İmparatorluğu, savaşın kazananı İtilaf Devletleri lehine Arap dünyasındaki egemen olduğu topraklardan çekilmek zorunda kalmıştır. Orta Doğu Arap coğrafyasını kontrolüne alan İtilaf Devletlerinden İngiltere ve Fransa bölgeyi sömürü politikalarına göre sınırlara bölmüş ve monarşi yönetimler tesis etmişlerdir. Öte yandan Arap bağımsızlık hareketleri Avrupa’da emsal hareketlere göre daha geç bir dönemde ortaya çıkması, antiemperyalist yapısı dışında toplumsal entelektüel düşünce gelişimini tamamlayamadan, 1. Dünya Savaşının sonuçlarıyla karşı karşıya kalmıştır. 20. yüzyılın ilk çeyreğinden sonra Batı eğitimi almış Arap aydını, ideolog ve ılımlı bir sosyalist olan Mişel Eflak batı kökenli devrimci düşüncelerini yerel değerlerle sentezleyerek inşa ettiği Arap sosyalizmiyle Arap halklarının yüzyıllardır içinde bulunduğuna inandığı Orta Çağ karanlığından kurtarmak istemiştir. Ortaya koyduğu fikirler Arap coğrafyasında karşılık bulmasına, iktidarlara gelmesine ve Arapları birleşik bir devlet altında toplama denemelerine rağmen uygulamalarda siyasi ve sosyolojik bir başarı sağlayamamıştır.

Full Text
Paper version not known

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call