Abstract

Bir kul peygamber olarak Hz. Muhammed, düşmanlığın yerine karşılıklı saygıya dayanan bir “birlikte yaşama modeli” ideali ile insanlara İslâm’ı tebliğ etmiştir. Ne var ki Mekke müşrikleri, Hz. Muhammed’in ilahî mesajına karşı çıkmış, hem kendisine, hem de az sayıdaki Müslümanlara kötü muamelelerde bulunmuştur. Mekke müşrikleri, daha sonra sayıları artmaya başlayan Müslümanlara üç yıl boyunca (miladî 616-619) sosyo-ekonomik boykot uyguladıkları için, Müslümanlar için Mekke’de özgürce yaşamak gittikçe zorlaştı. Hz. Muhammed, Medineli Müslümanlarla yapmış olduğu “Akabe Biatleri” ile Medine’ye hicret için gerekli zemini hazırlamıştı. Hicretten sonra Medine’de “Ensar” ile Muhacir arasında sağlanan ilk “birlikte yaşama modeli”nin kapsamı genişletilerek, buna gayri-Müslim kavimler de dâhil edilebilmiştir. İşte bu çalışmamızda, değişik inanç gruplarını da içine alan “birlikte yaşama modeli”nin ilkeleri araştırılacaktır. Çalışmamızın gayesi, küresel ırkçılığın ve toplumsal şiddet olaylarının arttığı bir dünyada Hz. Muhammed’in “birlikte yaşam modeli”nin günümüz toplumsal sorunların çözümüne yönelik katkı sağlayabileceğini göstermektir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call