Abstract

İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya gibi Avrupa devletlerinin sanayileşmenin getirdiği hammadde ve pazar arayışı, sömürgecilik faaliyetlerinin hız kazanması; Alman-İngiliz, Alman-Fransız rekabeti gibi saiklerle, 1914 yılında başlayan, Osmanlı Devleti’nin de dâhil olduğu Birinci Dünya Savaşı’nda açılan Irak cephesi Osmanlı Devleti ile İngiltere arasında çok ciddî muharebelerin cereyan ettiği bir cephe olmuştur. İngiltere, sömürgesi Hindistan’a yönelik tehditleri engellemek, kuzeyde Ruslarla birleşmek ve Irak petrollerini ele geçirmek için Basra’ya asker çıkarmıştır. General Townshend (1861-1924) komutasındaki İngilizler ile Mirliva Halil Paşa (1882-1957) komutasındaki Osmanlı askerleri arasında çarpışmalar, kadim Mezopotamya’nın en önemli şehirlerinden biri olan Medâyin bölgesinde vuku bulmuştur. Burası muharebenin güneyde açılan en önemli cephesidir. İngilizlerin Bağdat’a yaklaşmalarını engelleyen ve hatta onları Kûtü’l-Amâre’ye doğru çekilmeye zorlayan bu çatışmalar Medâyin Muharebeleri olarak kayıtlara geçmiştir. Fransız matbuatında Türklerle İngilizlerin yoğun çatışmalarına sahne olan Irak cephesiyle ilgili savaş haberlerine bakıldığında yazılanların, çoğu zaman gerçekleri yansıtmaktan uzak olduğu ve genellikle İngiliz kaynaklarına dayandığı anlaşılmaktadır. Fransız kamuoyunu yanıltmaya, yönlendirmeye ve moral vermeye matuf bu haberlerde Osmanlı ordusu ve Türkler hakkında genellikle tahkir edici ifadeler yer alırken İngilizlerden övgüyle bahsedilmesi dikkati çekmektedir. Nasıriye’nin İngilizler tarafından zapt edilmesi üzerine gazetelerde yer alan haberlerde Türklerin Karadeniz’e sıkıştığı, Kafkaslardan sürüldüğü, Fırat havzasında sürekli yenilgiye uğradığı ve ümitsiz bir şekilde Gelibolu’da direnmeye çalıştığı yönünde ifadeler kullanılmıştır. Türk ordusunun Kûtü’l-Amâre zaferini ise Türklerin başarısı olarak kaydetmek yerine muhasara altındaki İngiliz ordusuna takviye kuvvetlerin vaktinde gelmemesinin bir neticesi olarak görmüşler ve bu durumu yenilgiye mazeret olarak göstermişlerdir. Ayrıca, İngiliz askerinin muhasara esnasında gösterdiği mukavemet yüceltilmiş ve onurlu bir mağlubiyet olarak haber yapılmıştır. Bu makalede Fransız matbuatında bu cepheyle ilgili yer alan haberlerin ayrıntılı bir şekilde araştırılması planlanmaktadır. Fransız Savaş Bakanlığı’nın cepheyle ilgili resmî belgeleri de araştırmaya dâhil edilecektir.

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call

Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.