Abstract

Ülkemizde yaşanan afetler sonrası elde edilen deneyimler son yıllarda başarılı sayılabilecek müdahale ve iyileştirme çalışmalarının yürütülmesine katkı sağlamış olsa da afet sonrası ortaya çıkan kayıpları azaltmak açısından bu başarı tek başına yeterli değildir. Afet yönetimindeki uluslararası gelişmeler afet kayıplarını ortaya çıkmadan önce azaltabilmenin önemine vurgu yapmaktadır. Bu da “risk yönetimi odaklı” bir afet yönetiminden söz etmek demektir. Afetlere yönelik uluslararası düzeyde olduğu kadar ulusal düzeyde de benimsenen “afet risk yönetimi” anlayışının merkezi ve yerel düzeyde kapsamlı ve birbiriyle koordineli olarak yürütülmesi afetlere dirençli kentlerin inşası açısında da oldukça önemlidir. Bu çalışmada, Sürdürülebilir Kentleşme ve Mekânsal Gelişme İlkelerinden bir tanesi olan risklerden arınmış, güvenli ve nitelikli yaşam çevrelerinin oluşturulması yaklaşımı ile il Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı il müdürlüklerinin koordinasyonunda, 2021 yılı sonuna kadar 81 ilde tamamlanması hedeflenen İl Afet Risk Azaltma Planları kentsel planlama açısından değerlendirilmiştir. Değerlendirme sonuçları, dayanıklı kentlerin inşası için önemli bir yere sahip olan afet risk azaltma planlarının başarıya ulaşmasının zarar azaltma ilkesine dayalı bütüncül bir strateji ile mümkün olacağını göstermektedir.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call