Abstract

Modern dünya düzenlerinde yaşanan krizler aynı zamanda demokrasi ve cumhuriyet idealinin olmazsa olmazı kabul edilen ulus devletin kriziyle de kesişmektedir. Kabileleşme, kitleselleşme, mutlak yoksulluk, göç ve iç savaşlar imparatorlukların yıkıntıları üzerine kurulmuş emperyalist siyasi ve iktisadi yapıların bir yan ürünüdür. Ulus devletin kendisi de isteksizce de olsa en baskıcı ve yalnızlaştırılmışta olsa hala kabul gören emperyalizm modellerinden birisidir. Bu makale kümeleşme ve kitleselleşme eğilimi gösteren, tâbiiyet veya yaderklik ilişkilerine ya da egemenlik ve bağımsızlık gibi yanılgılara karşı yeni özgürlükçü ve hürriyetçi siyasal teorik arayışlara bir katkı sağlama niyeti taşımaktadır. Böyle bir teori muhtemelen bir devlet veya rejim teorisi değil çoğulcu bir toplum ve toplumlararası ilişkiler teorisi olacaktır. Bu yazı bunu yaparken İbni Haldun’un Mukaddime adlı eserinden faydalanmaktadır.

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call

Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.