Abstract

Sa‘dî’nin Gülistân adlı eseri yazıldığı dönemden beri farklı toplumlar tarafından okunmuş, tercüme, şerh ve nazirelere konu olmuştur. Sa‘dî’nin bu eseri sadece İran sınırları içerisinde etkili olmamış, dünya edebiyatlarının tamamında söz sahibi olmuştur. Bu etkisini günümüze kadar sürdürmüştür. Osmanlı döneminde medreselerde ders kitabı olarak okunmuş, Farsça öğretimi için ilk kaynaklar arasında yer almıştır. Tercüme, şerh ve nazirelerle birlikte Türk edebiyatında en çok okunan eserler arasında yerini almıştır. Birçok Türk müellif Gülistân’dan etkilenmiş ve eserlerinde bunu dile getirmiştir. Gülistân’a Türkçe nazire, tercüme ve şerhler yapıldığı gibi Türk müellifler tarafından Farsça nazireler de yazılmıştır. Bu nazirelerden birisini de Fevzi Efendi yazmıştır. Fevzi Efendi 1310’da tamamladığı bu eserine Bülbülistân adını vermiş ve II. Abdülhamid’e takdim etmiştir. Fevzi ayrıca bu eserini Abdurrahmân-ı Câmî’nin Bahâristân adlı eserine nazire olarak yazdığını da ifade etmiştir. Bülbülistân mensur ve manzum olarak yazılmıştır. Bu makalede Fevzi ve Bülbülistân eseri hakkında bilgi verilecek ve ilk defa Bülbülistân’da geçen Farsça beyitlerin Türkçe tercümeleri yapılacaktır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call