Abstract

İnsanın arzu ve temennilerini, maksat ve emellerini, fikir ve hayallerini ifade etme aracı olarak kullandığı dilin tarihi, insanlığın tarihi kadar eskidir. Şüphesiz insanlık tarihinin en eski dillerinden biri de Arapçadır. En büyük işlevi iletişim aracı olmak dışında Arapçanın diğer dillerde olduğu gibi bir bilim olarak alt disiplinleri ve dalları bulunmaktadır. İslam dininin gelmesiyle birlikte kutsal bir kitabın dili olma hüviyetini de kazanan Arapçaya ve ona bağlı gelişen ilimlere alimler yoğun bir ilgi göstermişlerdir. Bu âlimler arasında Arapçanın daha çok lügat bilimleri alanında çalışmalar yaparak ün salan İbn Fâris de bulunmaktadır. Kûfe dil ekolüne intisabıyla bilinen İbn Fâris kaleme aldığı iki önemli sözlüğün yanı sıra fıkhu’l-luga, nahiv, sarf, şiir, edebiyat ve belagat alanlarında muhtelif eserler telif etmiştir. Arap diliyle iştigal eden âlimlerin dikkatini çeken ve üzerine çeşitli eserler kaleme alınan konulardan bir tanesi, Arap dilindeki ikilemeler olarak kabul edilebilecek itbâ‘ ve muzâvece konularıdır. Âlimlerin söz konusu kavramları ayrı ayrı tanımlama ve tarif etme girişimleri bulunsa da bu kavramlar arasında net çizgiler belirleyebildikleri söylenemez. Ancak onlar konuya dair kaleme aldıkları eserlerinde, söz konusu kavramlar arasındaki benzeşen ve ayrışan noktaları göstermek ve örneklerle konuyu pekiştirmek için çaba sarf etmişlerdir. Yine onlar itbâ‘ ve muzâvece kavramları üzerine konuşurken her birinin iki tarafını teşkil eden tâbî ve metbû terimlerinden yararlanmışlardır. Bu yüzden hem itbâ‘ hem de muzâvece kavramları hakkında beyan ettikleri görüşler bu iki taraf (tâbî ve metbû) etrafında şekillenmiştir. Ayrıca kavramların mahiyetleri üzerindeki ihtilaf ve tartışmalara rağmen alimlerin kahir ekseriyetinin bu üslupların kelama tekit ve vurgu katma yönüne dikkat çektiği de gözlemlenmektedir. Arap kelamına insicam ve kuvvet katması hasebiyle büyük bir önemi haiz olan itbâ‘ ve muzâvece kavramları üzerine müstakil birçok eser kaleme alınmıştır. Arap dilinde önemli gelişmelere tanıklık eden IV/X. yüzyılın büyük aktörlerinden olan İbn Fâris, bu kavramların dildeki önemini fark edip müstakil bir eser telif eden âlimlerden biridir. Onun bu eseri, manayı pekiştirmek ve ifadeye insicam kazandırmak için aynı revî ve vezindeki iki kelimenin kullanılması suretiyle oluşturulmuş terkiplerin alfabetik olarak sıralanmasından ibarettir. Yani eser bu yönüyle bir ikilemeler lügati işlevi görmekte ve İbn Fâris’in muhtelif eserlerle Arap sözlükçülüğü alanında nasıl bir çığır açtığını gözler önüne sermektedir. Ayrıca bu eserde itbâ‘ ve muzâvece kapsamına giren yapılar, sade ve bağlamından kopuk bir şekilde serdedilmek yerine, içerisinde geçtiği hadis-i şerifler, meseller, deyimler, deyişler, şiirler ve nesirler gibi şevahitle birlikte aktarılmıştır. Bu da söz konusu eseri zenginleştiren unsurlardan biri olmuştur. Bu çalışmada itbâ‘ ve muzâvece kavramlarına geçmeden önce İbn Fâris’in hayatı, ilmi kişiliği ve eserlerinden söz edilmiştir. Bu bağlamda İbn Fâris’in çok yönlü ve velut kişiliği özlü bir şekilde aktarılmaya çalışılmış ve en önemli eserlerinin bir seçkisi verilmiştir. Ardından çalışmanın temelini oluşturan itbâ‘ ve muzâvecenin kavramsal çerçevesi çizilmiş ve bu husustaki ihtilaflara temas edilmiştir. Çalışmanın devam eden kısmında bu alanda kaleme alınan müstakil eserlere değinildikten sonra İbn Fâris’in konuyla ilgili eserinin tanıtımına geçilmiş ve tahkikleriyle ilgili bazı önemli bilgiler zikredilmiştir. Ayrıca bu çalışmada esas alınan baskının muhakkikinin tahkik sürecinde dikkate aldığı bazı hususlar ve takip ettiği yöntemler özellikle açıklanmıştır. Çalışmanın son kısmında ise İbn Fâris’in söz konusu eseri içerisinde zikrettiği itbâ‘ ve muzâvece örneklerinin başlıcaları seçilerek okuyucuya sunulmuştur.

Full Text
Paper version not known

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call

Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.