Abstract

Ahmet Cevat Emre, 1 Eylül 1876-10 Aralık 1961 tarihleri arasında yaşayan Cumhuriyet Dönemi’ne Geçiş Dönemi aydınlarından biridir. Yıldız Hanım ve Hasan Hulki Bey’in tek çocuğu olan Ahmet Cevat Emre Girit’in Resmo şehrinde dünyaya gelmiştir. 1897’de Harbiye Askeri Mektebi ikinci sınıf öğrencisiyken İttihatçı arkadaşı Mahir Sait Pekman’a yardım etmesi nedeniyle II. Abdülhamit tarafından yetmiş sekiz İttihat ve Terakki Cemiyeti üyesi ile birlikte Trablusgarp’a sürülmüştür. Sürgün hayatı, on bir sene sürmüştür. II. Meşrutiyet ile birlikte İstanbul’da gazetecilik; daha sonra 1910 yılında Satı Bey, Tevfik Fikret, Mustafa Suphi ve Ruşen Eşref gibi isimlerle birlikte Dârülmuallimîn-i Âliye’de öğretmenlik yapmıştır. Meşrutiyet yıllarında okullarda okutulan üç gramer kitabından biri olan “Lisan-ı Osmani” adlı eseriyle “Gramerci Cevat” lakabını almıştır. Sürgün hayatından itibaren düşünce yapısında değişimler gözlemlenen Ahmet Cevat Bey, Balkan Savaşları ile Osmanlıcılık akımı çerçevesinde “Balkan Mezalimi Neşri Vesaik Cemiyeti” fahri sekreteri olarak Türk halkına yapılan zulümleri Batılı devletlere anlatmak amacıyla Avrupa’ya gitmiş ve orada beklediği etkiyi alamayınca emperyalizme savaş açmıştır. Bu sırada İngiliz istihlak kooperatiflerinden de etkilenmiştir. Birinci Dünya Savaşı yılları ile ilgili hakkında detaylı bilgiler olmasa da 1914-1918 yıllarında yirmi dokuz adet okul kitap yazmıştır. Ahmet Cevat Emre, Mütareke Dönemi’nde Mustafa Kemal’in başarılarını gözlemlerken Mütareke sonrasında İstanbul’da yapılan mitinglere katılmıştır. Matbuat Cemiyeti üyesi olarak Akşam ve Tasvir-i Efkâr gibi gazetelerde İtilaf Devletleri karşıtı yazılar yazmıştır. Ayrıca Akşam gazetesinde “Atimiz İçin” başlıklı İttihat ve Terakki yönetimi ve Enver Paşa hakkında eleştirel yazılar yazmıştır. Mehmet Asım Us ile yazdığı “Anadolu Yavrusunun Kitabı”nı satmak amacıyla Bakü ve Moskova’ya gitmiştir. İstanbul’da İtilaf Devletleri tarafından aranırken, Bakü’de Enver Paşa hakkında yazdığı yazılar nedeniyle Talat Paşa tarafından İngiliz casusu olarak tutuklanmak istemiştir. Bu nedenle Dârülmuallimîn-i Âliye’den tanıştığı Mustafa Suphi’nin yanına sığınmış ve Türkiye Komünist Partisi’nde çalışmaya başlamıştır. Ahmet Cevat Emre, Mayıs 1928’den itibaren Mustafa Kemal Atatürk ile dil devrimlerinin inşasında da büyük rol oynamıştır. Ölümünden beş sene sonra “Tarih Dünyası” dergisi sahibi Niyazi Ahmet Banoğlu tarafından değiştirilerek yayımlanan “920 Moskova’sında Türk Komünistleri” adlı hatıraları gündem olmuştur. 
 Bu çalışmada, Ahmet Cevat Bey’in değiştirildiği tespit edilen Moskova hatıraları, döneme ait ilgili resmî kaynaklar ve mevcut argümanlar çerçevesinde incelenip ele alınarak eksik kısımların tamamlanması amaçlanmaktadır. Ahmet Cevat Bey’in Moskova hatıraları incelendiğinde bazı tarih hataları olmakla birlikte başlıca olayların seyrinin doğru gittiği, komünizm faaliyetlerinin ise resmî kaynaklarla karşılaştırıldığında hatıralarda yer almadığı ve bazı önemli olaylara tam olarak değinilmediği anlaşılmıştır. Bu amaçla Ahmet Cevat Emre’nin Bakü ve Moskova’da bulunduğu süre içindeki faaliyetlerine, resmî kaynaklara göre TKP faaliyetlerine ve Niyazi Nazif Tepedelenlioğlu’nun Ahmet Cevat Emre ile ilgili yaşadığı bir hatıraya yer verilerek döneme katkı sunulmaya çalışılacaktır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call