Abstract

Yasama bağışıklıkları, 1982 Anayasası’nın kabulünden bugüne tartışılan bir konudur. Parlamento üyelerine tanınan bağışıklıkların amacı, milletvekillerinin yasama çalışmalarını yerine getirirken herhangi bir baskı altında kalmalarını önlemektir. Bağışıklıklar, Batı demokrasilerinin tümünde anayasal ya da yasal düzenlemelere konu olmuştur. Bu ülkeler, bağışıklıkların asıl amacına, yani parlamento üyelerinin baskı altında kalmadan ve yasama etkinliği sırasında bir engelle karşılaşmadan, görevlerini özgürce yerine getirebilmelerini sağlamaya yönelik düzenlemeler yapmıştır. Türkiye’deki sorun, kürsü dokunulmazlığı olarak da adlandırılan ve Batı’da neredeyse mutlak olan sorumsuzluk tam sağlanamazken, çok sınırlı olması gereken dokunulmazlığın gereğinden fazla tanınmış olmasıdır. Bu durum da, yasa karşısında eşitlik ilkesinden verilen, kamu yararını da aşan bir ödün olması bakımından haklı olarak eleştirilmektedir. İşte Türkiye’de, Anayasa’nın 83. maddesine yönelik yapılacak bir anayasa değişikliği, gereğinden fazla kalın olan dokunulmazlık zırhının törpülenmesi ve sorumsuzluğun da tam olarak sağlanması amaçlarına yönelik olmalıdır.

Full Text
Published version (Free)

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call