Year Year arrow
arrow-active-down-0
Publisher Publisher arrow
arrow-active-down-1
Journal
1
Journal arrow
arrow-active-down-2
Institution Institution arrow
arrow-active-down-3
Institution Country Institution Country arrow
arrow-active-down-4
Publication Type Publication Type arrow
arrow-active-down-5
Field Of Study Field Of Study arrow
arrow-active-down-6
Topics Topics arrow
arrow-active-down-7
Open Access Open Access arrow
arrow-active-down-8
Language Language arrow
arrow-active-down-9
Filter Icon Filter 1
Year Year arrow
arrow-active-down-0
Publisher Publisher arrow
arrow-active-down-1
Journal
1
Journal arrow
arrow-active-down-2
Institution Institution arrow
arrow-active-down-3
Institution Country Institution Country arrow
arrow-active-down-4
Publication Type Publication Type arrow
arrow-active-down-5
Field Of Study Field Of Study arrow
arrow-active-down-6
Topics Topics arrow
arrow-active-down-7
Open Access Open Access arrow
arrow-active-down-8
Language Language arrow
arrow-active-down-9
Filter Icon Filter 1
Export
Sort by: Relevance
Z KUŞAĞI TÜKETİCİLERİN ÇEVRİMİÇİ ALIŞVERİŞ DAVRANIŞLARININ ÇEVRİMİÇİ DEĞERLENDİRME PUANI VE ÇEVRİMİÇİ YORUM SAYISI BAĞLAMINDA İNCELENMESİ

Dijital teknolojilerden, sosyal medyadan ve çevrimiçi alışverişten büyük ölçüde etkilenen önemli bir tüketici demografisini temsil eden Z Kuşağı, satın alma kararlarını verirken sosyal etkiye ve akran görüşlerine önem verdiği bilinmektedir. Bu nedenle, bandwagon etkisinin (sürü psikolojisi) ve çevrimiçi derecelendirmelerinin Z Kuşağının çevrimiçi satın alma davranışını nasıl etkilediğini anlamak, tüketici davranışı çalışmalarında önemli bir araştırma alanı haline gelmiştir. Bu araştırmanın amacı da, Z Kuşağı dijital tüketicilerinin, ürünlerin çevrimiçi inceleme sayısı ve çevrimiçi değerlendirme puanı bilgileri bağlamında, bandwagon, satın alma isteği ve satın almaya yönelik tutumu açısından farklılıklarını incelemektir. Bu doğrultuda Z Kuşağı dijital tüketicisi olan 181 kişiye çevrimiçi anketler uygulanmış ve bandwagon, satın alma isteği ve satın almaya yönelik tutumları ölçülmüştür. Elde edilen verilere 2X2 ANCOVA uygulanmıştır. Yapılan analizin sonuçlarına göre çevrimiçi inceleme sayısı ve değerlendirme puanı grupları bağlamında satın alma isteği ve satın almaya yönelik tutumu açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılıkların olduğu tespit edilmiştir.

Read full abstract
ARTIFICIAL INTELLIGENCE SUPPORTED CITY INFRASTRUCTURE MANAGEMENT: AUTOMATIC DETECTION OF MANHOLE COVERS AND DRAINAGE WITH YOLO ON GOOGLE STREET VIEW IMAGES

With rapid urbanization, maintaining urban infrastructure has grown into a gigantic requirement. Proper and timely identification of infrastructure assets, such as manhole covers and drainage, is of utmost importance to ensure that water drainage and sewerage systems work properly within the precincts of a city. The classical methods of inspection have contributed to being slow, expensive, and full of errors. The paper tries to implement the use of YOLO in the automatic detection of manhole covers and drainage in images derived from Google Street View. This study will be focused on how to integrate results from object detection with MIS in order to monitor city infrastructures and optimize the planning of maintenance. These results proved that YOLOv11 has a very high accuracy rate and has identified manhole covers and drainage from imagery on Google Street View. Performance metrics included mAP@0.5 and mAP@0.5-0.95, which described sensitivity and accuracy of the model, while the FPS analysis described the applicability in real time. Those kinds of findings have underlined that AI-based solution usage is efficient in the automatic monitoring and management of urban infrastructure and prove their potential to contribute much to decision support systems.

Read full abstract
TÜRKİYE’DEKİ DİJİTAL OLGUNLUK KONUSUNDA YAZILAN LİSANSÜSTÜ TEZLERİN BİBLİYOMETRİK ANALİZİ

Dijital olgunluk, bir kuruluşun dijital teknolojileri stratejik ve entegre bir şekilde kullanma yeteneğini ifade eder. Bu olgunluk seviyesi, işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerini başarıyla yönetme, inovasyonu teşvik etme ve rekabet avantajı elde etme kapasitesini gösterir. Bu çalışma, Türkiye'nin 12. Kalkınma Planı çerçevesinde vurgulanan dijital olgunluk kavramını ele alarak, bu alanda Yükseköğretim Öğretim Kurulu Tez Merkezi (YÖKTEZ)’de yayınlanmış 39 adet tezin bibliyometrik analizi ile incelenmesini içermektedir. Analiz; tezlerin konusu, türü, yazıldığı yıl, üniversite, üniversitenin türü, enstitü, ana bilim dalı, kullanılan araştırma yöntemleri, anahtar kelimeler ve yöntemin nicel veya nitel oluşu gibi çeşitli parametreler üzerinden yapılmıştır. Bu bibliyometrik analiz, dijital olgunluk konusundaki akademik tezlerin dağılımlarını ve kullanılan araştırma yöntemlerini incelemiştir. Tezlerin %51'i yüksek lisans, %49'u doktora düzeyindedir. 2023 yılında yapılan tezler toplamın %54'ünü oluşturmuştur. Bahçeşehir Üniversitesi (%15) ve İstanbul Ticaret Üniversitesi (%12.5) en fazla tez üreten kurumlar arasındadır. Araştırma yöntemlerinde, tezlerin %52.5'inde veri analizi, %20'sinde ise karma yöntemler kullanılmıştır. Çalışmanın amacı, dijital olgunluk alanındaki akademik literatürün yapısal özelliklerini ve araştırma trendlerini ortaya koymak, gelecekteki araştırma yönlerini belirlemek ve literatüre katkı sağlamaktır.

Read full abstract
ANALYZING TURKEY'S PREMIER E-COMMERCE MARKETPLACES BY PREDICTIVE EYE TRACKING METHOD

Artificial intelligence (AI) is a rapidly evolving and intensely debated discipline over the last decade. AI has the potential to impact many industries, including neuromarketing. Today, many scholars and academic studies emphasize AI's enormous marketing opportunities. Likewise, neuromarketing is a rapidly expanding discipline in marketing. Neuromarketing often aims to use neuroscientific ideas and marketing strategies and integrate them into marketing domains. Neuromarketing uses electroencephalography, functional magnetic resonance, eye tracking, galvanic skin response, and facial coding to assess subjects' neurophysiological responses to various stimuli. In this study, an analysis was performed with an eye tracker. Eye tracking is the most widely used neuromarketing technology in market research. Today, predictive eye tracking, or AI-based eye tracking, has started to be used as a tool in the neuromarketing field of artificial intelligence. This framework uses many images from device- and subject-based eye-tracking studies to train complex deep-learning algorithms. These algorithms can better predict people's neuroscientific preferences as more data is fed to them. The accuracy of academic visual saliency prediction models is about 90%, with a small margin of error. However, this is expected to improve over time. This study analyzed five web pages in the coffee machine category of Turkey's leading e-commerce marketplaces, www.amazon.com and www.trendyol.com, with cognitive demand and clarity metrics, using Neurovision software. As a result of the analysis, it was determined that the overall cognitive demand metric score of these marketplaces' web pages was acceptable; the overall clarity metric score had the best score on the scale, and the websites in question had very user-friendly designs.

Read full abstract
DİJİTAL DÖNÜŞÜM VE MOTİVASYON ARASINDAKİ İLİŞKİYİ BELİRLEMEYE YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA: ŞIRNAK İLİ ÖRNEĞİ

Teknoloji alanında yaşanan değişim, dönüşüm ile birlikte, dijitalleşme, yapay zeka teknolojileri, internet, robot makineler gibi ürün ve uygulamalar yaşantımızın her alanında etkilerini göstermeye başlamıştır. Teknolojik gelişmelerin etkilerin görüldüğü alanlardan biri de çalışma yaşamıdır. Söz konusu teknolojik ilerlemeler çalışma yaşamında birçok değişimi beraberinde getirmiştir. Örgüt yapılarının değişimi, işgücünde dijitalleşme, hizmet koşullarında gelişme, verimlilikte artış, iletişimde hız, iş gücünden tasarruf dijital dönüşümün ilk etkileri olarak karşımıza çıkmaktadır. Dijital dönüşüm birtakım fırsatlarla birlikte tehditleri de bünyesinde barındırabilmektedir. Özellikle teknolojik ilerleme sonucu işsizliğin artacağı, birçok geçerli meslek ve becerilerin yok olacağı, yeni iş gruplarının oluşacağı endişesi iş görenler arasında kaygı yaratmakta, endişeye yol açmaktadır. Bu kaygı ve endişenin iş gören başarı, performans ve motivasyon düzeyini etkileyebileceği değerlendirilmektedir. Bu çalışmanın amacı; dijital dönüşüm ve iş gören motivasyonu arasındaki ilişkiyi belirlemek, iş görenlerin demografik özelliklerine göre dijital teknolojilere yönelik algılarını ve motivasyon düzeylerini tespit etmektir. Araştırma Şırnak ilinde faaliyette bulunan Dedaş işletmesindeki 166 çalışana yönelik yapılmıştır. Veri toplama işleminde anket tekniği kullanılmış, elde edilen veriler SPSS 23.0 paket program ile analize tabi tutulmuştur. Araştırma sonucunda; katılımcıların dijital dönüşüm algısı ile iş gören motivasyonu arasında, mezuniyet durumları ile motivasyon düzeyleri arasında ve mezuniyet durumları ile dijital dönüşüm algıları arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur.

Read full abstract
The Effect of Consumer Personality Traits and Decision-Making Styles on Online Impulsive and Compulsive Buying Behaviors

The main subject of this study is impulsive buying and compulsive buying behaviors that can occur in consumers’ online shopping and are considered as the unusual or irrational aspects of purchasing. The study mainly focused on personal factors that may be the precursors of these behaviors. In this respect, the study aims to statistically analyze the relationships between the five-factor personality traits, consumer decision-making styles, impulsive buying, and compulsive buying variables based on the relational screening model. It aims to determine which personality and decision-making styles are associated with impulsive and compulsive buying. Within the scope of quantitative research, data was obtained through a survey method from 478 participants, which was determined through convenience sampling and analyzed. The findings from the analyses showed a significant negative relationship between agreeableness and impulsive buying behavior regarding personality traits and, similarly, between openness, conscientiousness, and agreeableness and compulsive buying behavior. It has been revealed that consumers who buy brand consciousness, fashion consciousness, recreational orientation, indecisiveness, impulsive, and habitual decision-making styles are more prone to impulsive and compulsive buying. The study’s findings are expected to contribute to understanding the personality and characteristic features of consumers’ behaviors.

Read full abstract
KURUMSAL İLETİŞİM BAĞLAMINDA TURİZM FAKÜLTELERİ KURUMSAL WEB SAYFALARINDA YER ALAN HABERLERİN İNCELENMESİNE YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA

Bugünün bilgi toplumu ve rekabetçi iş yaşamı göz önüne alındığında, kurumlar varlıklarını sürdürmek ve rekabet avantajı elde etmek gibi amaçlarla iç ve dış çevreleri ile iletişim kurmak ve kurulan iletişim ağını geliştirmek durumundadırlar. Bu durum, kâr amacı güden kuruluşlarda olduğu gibi, aynı zamanda sosyal bir oluşum olarak nitelendirilen ve hem iç hem de dış paydaşlarına karşı çeşitli sorumlulukları bulunan üniversiteler de için son derece önem arz etmektedir. Gelişen teknoloji ve buna bağlı olarak artan bilgi ihtiyacı neticesinde, kurumların iletişim sürecinde faydalandığı önemli araçlardan biri ise kurumsal web sayfalarıdır. Nitekim kurumlar, kurumsal web sayfaları sayesinde zaman ve mekândan bağımsız olarak kendilerini tanıtabilmekte, paydaşları ile iletişim kurabilmekte ve gerçekleştirilen faaliyetler hakkında bilgi aktarımı sağlayabilmektedir. Verilen bilgiler doğrultusunda gerçekleştirilen çalışmanın temel amacı, Türkiye’de faaliyet gösteren turizm fakültelerinin kurumsal web sayfalarında yer alan haberleri incelemek, böylelikle yayınlanan haberler aracılığı ile turizm fakültelerinin kendilerini iç ve dış paydaşlarına karşı öne çıkartmak istediği yönlerin neler olduğunu ortaya koymaktır. Bu kapsamda, Türkiye’de faaliyet gösteren 43 turizm fakültesinin 2023 yılında web sayfalarından yayınladığı 723 haber incelenmiş olup, bulgular içerik analizi ile yorumlanmıştır. Genel olarak yayınlanan haberler incelendiğinde, haberlerin ağırlıklı olarak ekim ve kasım aylarında yayınlandığı, sıklık olarak ise iç ve dış paydaşları kapsayan ziyaretlerin ve öğrencilere yönelik gerçekleştirilen çeşitli etkinliklerin haber olarak paylaşıldığı sonuçlarına ulaşılmıştır.

Read full abstract
TÜRKİYE’DE ENDÜSTRİ 4.0'IN BENİMSENMESİNİN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİN YORUMLAYICI YAPISAL MODELLEME (ISM) VE MICMAC İLE ANALİZİ

Günümüzde dijital teknolojiler ve Yapay Zeka ile önem kazanan Endüstri 4.0, üç boyutlu üretim de dahil olmak üzere kişiye özel üretimi mümkün kılarak maliyetleri düşürmektedir. Kalite arttmakta, müşteri memnuniyetini sağlanmakta ve çevre korumaktadır. Endüstri 4.0 iş sağlığı ve güvenliğinde de dönüşümü sağlayarak güvenlik yaklaşımlarını değiştirmektedir. Tüm bu olumlu avantajlarına rağmen, günümüzde halen Endüstri 4.0'ın uygulamalarının önünde engeller bulunmaktadır. Bu çalışma, Türkiye Cumhuriyeti’nde Endüstri 4.0'ın uygulanmasını zorlaştıracak potansiyel engelleri tespit etmeyi ve analiz etmeyi amaçlamıştır. Bu makalede, “Türkiye” kelimesi, Türkiye Cumhuriyeti anlamına gelmektedir. Kapsamlı literatür taramasının ardından sektör uzmanlarının görüşleri de alınarak engeller belirlenmiştir. Bu engeller üretim altyapısı, kurulum maliyeti, dijital veri koruması, güvenlik prosedürleri, veri kullanım zorlukları, ürünlerin belirsiz değerleri, kâr belirsizliği, deneyimli işgücü eksikliği, üretim kesintileri, değişime direnç, devlet desteği, makinelere artan bağımlılık, mevzuat ve hükümet politikası olarak tespit edilmiştir. Tanımlanan engeller arasında hiyerarşik bir yapı geliştirmek için yorumlayıcı yapısal modelleme (ISM) ve MICMAC analizi kullanılmıştır. Ayrıca, Türkiye’de Endüstri 4.0'a geçiş yapacak işletmeler için önerilerde bulunulmuştur.

Read full abstract
Open Access Icon Open Access