Abstract

Kanun hukmunde kararname cikarma yetkisinin 1971 yilinda anayasal dayanaga kavusmasindan bu yana Anayasa Mahkemesi (Mahkeme) kararname yetkisini oldukca dar yorumlama egilimine sahip olmustur. Bu cercevede Mahkeme, kararname cikarilmasi amaciyla yetki yasasi cikarilabilmesi icin anayasada ongorulmeyen sartlarin varligini aramis ve yetkilendirmenin acil, gerekli ve onemli olmasi gerektigine hukmetmistir. Mahkeme olaganustu hâl kararnameleri ile ilgili olarak da benzer bir tutum takinmis; anayasada yasak olmasina ragmen bu kararnamelerin denetimini gerceklestirmistir. Boylelikle hem olagan hem de olaganustu donemlerde kararname yetkisinin bu yetkinin kullanilmasina neden olan sebeplerle ilgili olarak kullanilmasi saglanmaya calisilmistir. Ancak Mahkeme 2011 ve 2016 yillarinda verdigi kararlarla soz konusu ictihatlarindan donmustur. 2011 yilinda verilen kararla, yetkilendirme icin olmasi gerektigi varsayilan acillik, gereklilik ve onemli olma gibi kosullarin artik aranmayacagina hukmedilmis; 2016 yilinda verilen kararla da olaganustu hâl kararnamelerinin denetiminin yapilamayacagi kararlastirilmistir. Mahkeme’nin soz konusu ictihat degisikliklerinin son zamanlarda gorulen, yonetimde yurutme organinin on plana cikmasi olgusunun temel sebeplerinden birisi oldugu dusunulmektedir.

Full Text
Paper version not known

Talk to us

Join us for a 30 min session where you can share your feedback and ask us any queries you have

Schedule a call

Disclaimer: All third-party content on this website/platform is and will remain the property of their respective owners and is provided on "as is" basis without any warranties, express or implied. Use of third-party content does not indicate any affiliation, sponsorship with or endorsement by them. Any references to third-party content is to identify the corresponding services and shall be considered fair use under The CopyrightLaw.